BAYRAK DAVASINDA BERAAT

Eğitim iş Tekirdağ Şube Başkanı Barış Özer, hakkında 23 Nisan’da okullarına bayrak asmayan okul müdürlerini sosyal medya hesabından paylaşması nedeniyle bazı okul müdürlerinin şikayeti üzerine açılan davadan beraat etti.

22 Nisan 2020’de Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde bulunan okullar da 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için okullara Türk Bayrağı ve Atatürk resminin asılıp asılmadığını kontrol eden öğretmen Barış Özer, kişisel sosyal medya hesabında bayrak asmayan okulların listesini paylaşmıştı. Daha sonra kurumlarına Türk Bayrağı ve Atatürk resmi asmayan okul müdürleri bir araya gelerek öğretmen Barış Özer’i CİMER’e şikâyet etmişti. Şikayetin üzerine Maarif müfettişleri Özer hakkında, “İftira, Halkı kin ve düşmanlığa teşvik, ilgili müdürleri Cumhuriyet ve Atatürk düşmanlığıyla suçlama” isnatlarıyla soruşturma açılmış Özer’e ‘Uyarı’ cezası verilmişti.

Dava ile ilgili konuşan Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, “Yapılan suç duyurusunun asılsız olduğu, yasaya uygun olmadığı ve idarecilerin kendilerini komik duruma düşürmeleri mahkemenin verdiği kararla ortaya çıktı” dedi.

“OKULLARA BAYRAK ASILMASI BİZİM İÇİN ÇOK HASSAS BİR KONUDUR”

Dava ile ilgili konuşan Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, 23 Nisan’da okullara bayrak asılmasının kendileri için çok önemli bir konu olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılında, Türkiye’nin her tarafında Büyük Millet Meclisi tarafından 23 Nisan’ın öncesinde, 21 Nisan itibari ile tüm resmi kurum ve kuruluşlara, tabii ki milli eğitim Bakanlığı’na bağlı tüm okullara da Atatürk resmi ve Türk bayrağının asılması yazısı resmi olarak gönderilmiştir. Bunun üzerine Eğitim İş Sendikası olarak 100. Yılında, böyle bir günün kutlanmasında Türkiye’nin hiçbir kamu kuruluşunda resmi yetkililerin yani atanmış ve görevde olan okul müdürlerinin kendi bulunmuş olduğu ve sorumluluk alanı içerisinde oldukları okullarda bayrak ve Atatürk resminin doğru ve zamanında asılıp aslında olması konusunda Eğitim İş Sendikası için çok hassas bir konudur. bu nedenle Tekirdağ ilinde eğitim iş Sendikası’nın şube başkan ve ilçe başkanları da bu konuya önem vermiş ve Tekirdağ ilindeki resmî kurumlarda, yazının gereğinin yapılıp yapılmadığı konusunda talimat üzerine genel merkezin vermiş olduğu yönlendirme nedeniyle okullara bakmışlardır. Yapılan bu ziyaretler sırasında, bazı okullarımızda Atatürk resmi ve Türk bayrağının asılı olmadığının görülmesi üzerine yine kapalı sosyal medya üzerinden bu okullarda bir an önce Atatürk resmi ve Türk bayrağının asılması gerektiği konusunda Tekirdağ Halkı’nı bilgilendirmişlerdir. Bunun üzerine yaşanan gelişmeler ise geldiğimiz bugünü anlatmaktadır. Ne yazık ki gereğini yapmayan, yani sorumlu olduğu okuluna Türk bayrağı ve Atatürk resmine asmak daha ihmali bulunan bazı okul idarecileri durumun tespitini yapan ildeki Eğitim İş Sendikası’nın yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunmuş ve dava açmışlardır.” Diye konuştu.

“SUÇ DUYURUSUNUN NE KADAR ASILSIZ OLDUĞU BUGÜN ORTAYA ÇIKTI”

Eğitim İş’in hakimlere ve mahkemeye güveninin boşa çıkmadığını ve Eğitim İş Şube Başkanı’na yapılan suçlamanın asılsız olduğunun ortaya çıktığını vurgulayan Yıldırım, “Gelinen durumda bugün itibari ile Eğitim İş Sendikasının yapmış olduğu resmi kurumların görev ve sorumluluklarının imtina ile yürütülmesi noktasında, arkadaşlarımızın tespitinin ne kadar haklı olduğunu, şikayette bulunan okul idarecilerinin ise kendi görev ve sorumluluklarını atlayarak bunun tespitini yapan Eğitim İş Sendikası’nın yetkililerinin suç duyurusunun asılsız olduğu yasaya uygun olmadığını ve kendilerini komik duruma düşüren bugünkü mahkemenin verdiği kararla ortaya çıkmıştır. Yüce Türk mahkemesi, Eğitim İş Sendikası’nın hakimlere ve mahkemelere güvenini boşa çıkarmamış ve suçladıkları Tekirdağ Şube Başkanımız hakkında suçlamanın asılsız olduğunu ifade ederek, beraat kararı vermişlerdir.” İfadelerini kaydetti.

“MÜCADELEMİZ DÜN OLDUĞU GİBİ BUGÜN DE VE YARIN DA DEVAM EDECEKTİR”

Yıldırım, sözlerini şöyle noktaladı: “Bizler tüm Türkiye’de, nasıl ki Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesi üzerinden, ülkemizin birlik ve beraberlik, bütünlüğü ve halkımızın kardeşçe yaşaması ülküsü üzerinden mücadeleye devam ediyorsak; Tekirdağ’da veya ülkemizin herhangi bir yerinde bu mücadele dün olduğu gibi bugün de ve yarın da devam edecektir. Bu nedenle biz mahkeme hakimine, bu mücadeleyi yürüten şube başkanımıza ve tüm üyelerimize, bir kez daha sendikamızın ilke ve amaçları doğrultusunda hareket ettikleri, ülkemizin kurucularının bizlere emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin muhasır medeniyetler seviyesine sonsuza dek yaşaması noktasındaki görev ve sorumlulukları yerine getirdikleri için Eğitim İş Genel Merkez Yönetim Kurulu adına her bir arkadaşımıza bir kez daha teşekkür ediyoruz.”

“BİZ SADECE GÖREVİMİZİ YAPTIK”

Eğitim İş Tekirdağ Şube Başkanı Barış Özer, adeta görevlerini yerine getirdikleri için adeta kendilerine bir bedel ödetilmeye çalışıldığını kaydetti ve “Bu konunun en başta daha davaya dönüşmemesi gerekiyordu. Biz görevimizi yaptık. Görevini yapmayanlar için herhangi bir soruşturma açılmadı idari ya da adli olarak. Görevimizi yaptığımız, cumhuriyete sahip çıktığımız için, milli bayramlarımıza sahip çıktığımız için bize bedel ödetilmeye çalışıldı. Ancak yapılan işlemin ne kadar hukuksuz olduğu mahkeme kararıyla tescillendi. Ben bu noktada bize destek olan olayın başından bu yana destek veren birleşik kamu iş konfederasyonu ve Eğitim İş Sendikası hem de Tekirdağ’ın değerli Sivil Toplum Örgütü yöneticileri ve tüm Tekirdağ halkına ve yerel basına teşekkür ediyorum.” Şeklinde konuştu.

“EN ÖNEMLİ DEĞERİMİZ BU ÜLKENİN KURULUŞ FELSEFESİ VE DEĞERLERİDİR”

Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Genel Örgütlenme Sekreteri Hasan Kütük ise konuyla ilgili şu açıklamada bulundu: “Eğitim İş’i Eğitim İş yapan, Birleşik Kamu İş’i Birleşik Kamu İş yapan değerlerimiz vardır. Bu değerler içerisinde elbette bir emek örgütü olarak insanca yaşam ve emekçinin sorunları önceliğimizdir. Bu konuda olabildiğince tüm zorluklara inat, bir mücadelenin içerisindeyiz. Ama bizim çok daha önemli, ön planda olan değerlerimiz var. Bu ülkenin kuruluş felsefesi ve değerleridir. Bu konuda bedeli ne olursa olsun bütün konfederasyonumuza bağlı sendikalarımız, bugüne kadar bütün o baskılara, zorluklara tehditlere, sürgünlere, cezalandırmalara rağmen inandığımız yolda mücadele etmiştir. Geriye doğru bir dönüş olmamıştır, diş diz çökmemiştir, teslim olmamıştır. Bundan sonra da olabilecek tüm baskılar, tehditler bizi inanmış olduğumuz bu yoldan döndüremeyecektir. Ünlü Fransız gazetecinin bir sözü vardır: ‘fırtınanın şiddeti ne olursa olsun martı sevdiği denizden asla vazgeçmez.’”

Habertrak/Serhat Yeşilipek