Eğitim-Sen’den öğretmenlere çağrı

27 Nisan Cumartesi günü Lüleburgaz’da yapılacak olan öğretmen buluşması kapsamında Eğitim-Sen Genel Yüksek Öğretim ve Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan öğretmenlere çağrıda bulundu.

Eğitim-Sen Genel Yüksek Öğretim ve Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan, “Bugün gün boyu Tekirdağ’da ki okulları ziyaret ettik. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası Eğitim-Sen olarak, hafta sonu 27 Nisan’da Lüleburgaz’da yapacağımız etkinliğe tüm öğretmenleri davet etmek için okulları dolaştık” dedi.

Genel Yüksek Öğretim ve Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan, “Gündemimizde olan konuları öğretmen arkadaşlarla beraber paylaşarak esasında herhangi bir şekilde öğretmenlere danışılmadan, öğretmenlerle konuşulmadan, onların iradesi ve görüşü alınmadan öğretmenlik meslek kanununa dair düşüncelerimizi görüşlerimizi paylaştık. Hafta sonu yapılacak olan etkinliğe arkadaşlarımızı davet ettik. Ben kısaca nedir esansında neyi anlatıyor? Bu arkadaşlarla neyi paylaşmaya çalışıyoruz?  Neden Tekirdağ’da ki okulları dolaşıyoruz? Ondan bahsedeyim. 23 Ekim 2018 tarihinde Eğitim vizyon belgesinin yayınlanmasıyla beraber Türkiye’de ki eğitim oranında yaşanılan tartışmalar başka bir boyuta taşındı. Pek çok alanda yeniden yapılanma ya da pek çok alanda yeni dönemde uygulanacak politikalarla ilgili tartışmalar devam ederken, belki de bizler açısından en önemli tartışma öğretmenlik meslek kanunu adı verilen bir tartışma başlığı açılmış oldu” diye konuştu.

“ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUN İÇERİĞİ HAKKINDA FİKRİMİZ YOK”

Bozdoğan öğretmenlik kanun tasarısının onaylanarak, Maliye Bakanlığı’na gönderildiğini ancak içeriği ile herhangi bir bilgilerinin olmadığına değinerek, “Farklı meslek gruplarının örneğin avukatların, hekimlerin meslek yasası olduğu ancak öğretmenlerin bir meslek yasasının olmadığından bundan dolayı da öğretmenlere bir meslek kanunun çıkarılmasına dair Bakanlığın ve siyasi iktidarın planlamasının olduğu ifade edilmişti. Fakat herhangi bir kanunla ilgili bir tartışma o kanunun öznelerinden bağımsız yapılamayacağından yola çıkarak, bizler de Milli Eğitim Bakanlığı’na ve siyasi iktidara öğretmenler de bu kanun tasarısını kanunun nasıl oluşması gerektiğini ayrıntılı şekilde tartışacağını bekliyorduk. Ancak maalesef bu şekilde ayrıntılı bir tartışma öğretmenlerinin iradelerinin açığa çıktığı bir süreç yerine Milli Eğitim Bakanlığı hızlı bir şekilde kanun tasarısını hazırladı ve Maliye Bakanlığı’na gönderdi. Şu an da öğretmenlik meslek kanunu adı verilen kanun tasarısı Maliye Bakanlığı’nda, Maliye Bakanlığı’nın görüşlerini bekliyor. Düşünebiliyor musunuz? Şöyle bir durum bir milyon öğretmenin bulunduğu on yedi bin öğrencinin bulunduğu bir ülkede bir milyon öğretmeni doğrudan ilgilendiren, öğrencileri dolaylı olarak ilgilendiren kanun tasarısından bahsediyoruz. Ancak içerisinde ne olduğuna dair herhangi bir fikrimiz söz konusu değil. Doğal olarak burada bizler açısından bu sürecin işletilme biçimi başlı başına bir tartışma konusu ve kaygılarımızı, soru işaretlerimizi arttıran pek çok unsur var. Bununla beraber kamuoyunda tartışılan Bakanlığın kendisine ait olmayan ancak Bakanlığa yakın kurum ve kuruluşlar tarafından hazırlanan öğretmenlik meslek kanunu tasarıları ise kuşkulanmakta ve kaygılanmakta ne kadar haklı olduğumuzu bizlere gösteriyor” şeklinde konuştu.

“BU BULUŞMALARDAN DA İLKİ BU HAFTA YAPILACAK”

Bozdoğan, Türkiye’nin farklı bölgelerinde tüm öğretmenlerle bir araya gelerek, onlarla sorunları özgür ve eşit şekilde tartışmak niyetinde olduklarını ifade ederek, “Bu kanun tasarılarını incelediğimizde karşımıza çıkan en önemli unsur iş yükünün ve sorumluluklarımız artarken haklarımızın geriye doğru gittiği iş güvencemizin ortadan kalktığı ve adeta özel okulda çalışan öğretmenmiş gibi muamele göreceğimiz bir tasarı ile karşı karşıya olduğumuzdur. Bizim açımızdan kabul edilebilir bir durum değil. Örneğin öğretmenlerin maaş karşılığı ders saatinin 30’a çıkarıldığı, ek ders ücretlerinin kaldırıldığı, uzman öğretmenlik ve başöğretmenliğin kurumsal olarak, karşımıza çıktığı ve hele hele iki öğretim yılı üst üste mesleki yetersizliği tespit edilen öğretmenin öğretmenlik mesleğinden çıkarılması gibi kabul edemeyeceğimiz unsurların bulunduğu bir öğretmenlik meslek kanunu bizler açısından red edeceğimiz bir kanun tasarısıdır. Tekirdağ’daki okullarda öğretmen arkadaşlarla bu kaygı ve kuşkularımızı paylaştık. Bu kaygılarımızı ortadan kaldırmak için tüm öğretmenler olarak, bir araya gelme çağrımızı Tekirdağ’daki öğretmen arkadaşlara ilettik. Bir milyon öğretmene çağrı çıkarttık. Bir milyon öğretmen ile tüm öğretmenlerle beraber sesimizi ortaklaştıracak bir süreç tasarlıyoruz. Bu süreci tasarlarken de özellikle Türkiye’nin farklı bölgelerinde tüm öğretmenlerle bir araya gelmek ve onlarla sorunlarımızı özgür ve eşit şekilde tartışmak niyetindeyiz. Bu buluşmalardan da ilki bu hafta yapılacak. Trakya Bölgesindeki buluşmada Cumartesi günü Lüleburgaz’da gerçekleştirilecek. Tekirdağ’da ki öğretmenleri Lüleburgaz’da ki öğretmen buluşmasına davet ettik. Tüm öğretmen arkadaşları mesleklerine, öğrencilerinin öğretmen haklarına ve geleceğimize sahip çıkmaya davet ettik. Okullardaki toplantılarda gördük ki genel olarak öğretmenler arasında bu tepkinin de yoğun olarak oluştuğu ve bu öğretmenlerin buluşmasına yoğun bir ilgi olduğunu gözledik. Sizlerin aracılığınızla da bir kere daha çağrı yapalım. Gelin hep beraber kendi mesleğimize, öğrencilerimize ve geleceğimize hep beraber sahip çıkalım. Gelin hep beraber 27 Nisan’da Lüleburgaz’da Öğretmen Buluşmasında bir araya gelelim” açıklamasında bulundu.

Habertrak/Zekiye Türkkan