“ESNAF NASIL YOK OLDU?”

Birleşik Kamu İş Tekirdağ İl Temsilcisi Hüseyin Eren, esnafın kanayan yarası haline gelen COVID-19 yasaklarının tüm kesimleri zora soktuğuna dikkat çekti.

“Kahvehane, lokanta gibi küçük işletme sahipleri şu günlerde büyük sıkıntı yaşıyor. Şöyle bir araştırılsa, oldukça büyük sayıda istihdam sağladığı görülecek olan bu esnaf kesiminin çığlıkları yükseliyor.” Değerlendirmesinde bulundu.

“KÜÇÜK İŞLETMELER ZOR GÜNLER YAŞIYOR”

Birleşik Kamu İş Tekirdağ İl Temsilcisi Hüseyin Eren, esnaf odalarının siyasetle içli dışlı olmalarından kaynaklı olarak sorunlarını yeterince gündeme getirmekte zorlandıklarını belirterek, “Bu pandemi günlerinde her türlü sosyal kesimin işi zor. Ama kahvehane, lokanta gibi küçük işletme sahipleri şu günlerde büyük sıkıntı yaşamaktadır. Şöyle bir araştırılsa oldukça büyük sayıda istihdam sağladığı görülecek olan bu esnaf kesimin çığlıkları yükseliyor duymasını bilenler için. Kendilerini korumak, mesleki çıkarlarını savunmak adına ya dernek ya da oda tipi örgütlenmişlerdir. Örneğin; Kahveciler Odası, Terziler ve konfeksiyoncular Odası vb. Bu dernek ve odalar gırtlağına kadar siyasetin içindedir. Bunların seçimlerine her siyasî parti müdahil olmakta kıran kırana mücadele etmektedirler.” Dedi.

“ESNAF NE TOPLUMU NE DE KENDİ DURUMUNU BİLİYOR”

Söz konusu kurumların mesleki çıkarları koruma maksadıyla siyasetten bağımsız olmaları gerektiğine vurgu yapan Eren, “Son yıllarda bu örgütlerin tamamına yakını AKP eğilimli insanlar tarafından yönetilmektedir. Oysa mesleki çıkarlarını korumak için kurulan bu örgütler öncelikle siyaseten bağımsız olmalıdır. Günlük siyasî parti kuyrukçuluğu bu örgütleri yozlaştırmış, hareket alanlarını kısıtlamıştır. İktidar muhalefeti sevmez. Hele sokak muhalefetini asla istemez. Bu yüzden bu tür örgütlerin seçimlerine müdahil oluyorlar. Esnaf ise ne toplumu ne de kendi durumunu biliyor. Tek caydırıcı gücü olan toplu eylem kararını uygulayamıyor. İktidara el avuç açarak gününü kurtarmaya çalışıyor.” Şeklinde konuştu.

“BU SÜREÇTE ÇÖKEN ÇİFTÇİ OLDU”

Eren, esnafın yıllardır işçi sınıfının hak arayışında yanında olmadığına değinerek, “Yıllarca kendi bindiği dalı kesiyor esnaf kesimi. Örneğin; işçi sınıfının hak arayışında hiç bir zaman yanlarında olmadı. SEK özelleşirken çiftçilerle birlikte yaptığımız eylemde bize karşı çıktılar. Bazıları kominist diye yüzümüze bağırdı. Memur ezilirken alay etti. Oysa bu esnaf kesiminden alış-veriş yapan kişiler bunlardı. Bunların geliri yükselirse kendisine de pay düşeceğini düşünemedi. Bileşik kaplar durumunu sezemedi. Düşman oldu bu sosyal sınıflara… Bu süreçte çöken çiftçi oldu. İşçi sınıfı perişan, memur sadakaya muhtaç, Emekli…” ifadelerini kullandı.

“BAĞIMSIZ OLUN”

“Şimdi esnaf pandemi nedeniyle bağırıyor ama pandemi bitse bile ayakta kalan sosyal sınıf kalmadığı için işlerinin düzeleceğini sanmıyorum.” Değerlendirmesinde bulunan Eren, sözlerini şöyle noktaladı: “Her birine bir Sabancı, bir Vehbi Koç düşmeyeceğine göre… Esnaf arkadaşlara benim önerim şudur: Öncelikle örgütlerini siyasî bağımsız hale getirmeliler. Parti kuyrukçusu yönetimlerini ilk fırsatta değiştirmeliler. Toplumun diğer sosyal sınıflarıyla işbirliği yapmalılar. Onların çıkarlarının yanında olmalılar. Özellikle üretici kesimin sorunlarını kendi sorunu olarak görmeleri gerekir. Siyasetçilerin sizin peşinizden koşmasını istiyorsanız bağımsız olun.  Siyasetin fidanlığı olmayın, onlara yön verin.”

Habertrak/Özlem İnan