“Her köye bir Atatürk heykeli”

Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat tarafından başlatılan “Her köye bir Atatürk heykeli” kampanyası İnecik’te hayata geçirildi.

Mahalle sakinlerinin yoğun ilgi gösterdiği törende köylüler mutluluklarını dile getirerek Cumhuriyetimizin Kurucusu Atatürk Heykelinin mahallelerine kazandırılmasından dolayı Başkan Ekrem Eşkinat’a teşekkür ettiler. Törende konuşan Eşkinat köy tüzel kişiliklerine ait arazilerinin hiçbirinin belediye tarafından satılmadığını, tekrar köylülere kazandırılması gerektiğini söyledi. Atatürk’ün Türk Ulusu için önemini belirtti.

Emekli öğretmen Ercan Duygu’nun yazmış olduğu “İnecik” kitabı da mahalle sakinlerine dağıtıldı. Tören alanına kurulan çadırda kitabını imzalayan yazar Duygu, İnecik’in geçmiş tarihi ile ilgili şu bilgileri verdi: Osmanlı’nın İnecik’i 1356 yılında fethetmesi ile Örenler Mevkii’nde bulunan eski yerleşim bugünkü yerine taşınmıştır. Çelebi Mehmet’ten (1413-1421) Pazar yeri kurmak için bu bölgede yer talebinde bulunan Saruca Paşa (Rumeli’nin ilk Beylerbeyi) oğlu Umur Bey’e padişah kendi tasarrufunda bulunan Amir yeri, İsa yeri ve Sevin yeri adlı üç çiftliği verir. Umur Bey buraya kendi adını verdiği Umur Bey Camii (camii köhne) ve Umur Bey Hamamı’nı yapar. Halk arasında camii (Hüseyin Bey Camii) köprü ve hamamın aynı gecede Ermiş olan 3 kardeş tarafından yapıldığı ili ilgili bir tevatür olsa da, asılsızdır. Köprünün gerçek yapımının bilinmemesine rağmen camii ve Erenler Hamamı denen yapının bizzat Umur Bey’in vakfı olduğu bir gerçektir. Roma döneminde Vie Egnatia Osmanlı Döneminde sol kol tabir edilen ve İstanbul ile Roma’yı birbirine bağlayan yol üzerinde bulunan İnecik Osmanlı döneminde Balkanlara açılan kapıdır. Seferlerde kullanılmak üzere ihtiyaç duyulan nakliye ve top arabalarının önemli bir yapım merkezidir İnecik. Osmanlı döneminde İstanbul zahire ihtiyacının önemli bir bölümünü karşılayan İnecik zaman zaman Tekirdağ’dan fazla tarım ürünü yetiştirir durumdadır. Örneğin; 1515 yılında Tekirdağ’da 38 müd buğday üretimi gerçekleştirilirken bu tutar İnecik’te 42 müddür (yaklaşık 500.000 kg). Yine padişah Abdülmecit’in bir fermanı ile 07.04.1861 tarihinde Şarköy, İnecik kazasına bağlanmıştır. En önemlisi de 1. Selim Devri kaynaklarında 1505 Tekirdağ nahiye, İnecik kaza olarak gösterilmektedir.

Habertrak/Özlem İnan