DİNCİ MÜFREDATIN BİR ÖRNEĞİ
SİYASAL VE İDEOLOJİK İÇERİKTE HAZIRLANMIŞ BİR İÇERİK
Yeni eğitim-öğretim yılının ilk dersinin “Çanakkale’den Gazze’ye Vatan Savunması” olmasına eğitimciler ve veliler tepki gösterdi.
ÇEDES Projesi ve müfredat değişikliğinin ardından gelen bu açıklama “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli”nin nasıl dinci ve militarist bir eğitim içeriğine sahip olacağının da göstergesi oldu. İlk derse ilişkin tepkiler gecikmedi.
Dersin içeriğinin pedagojik ilkelerden uzak olduğuna dikkat çeken Eğitim Sen Tekirdağ Şube Başkanı Oktay Özçelik; “Çanakkale’den Gazze’ye Bağımsızlık Ruhu ve Vatan Sevgisi temalı ders içeriği pedagojik ilkelerden uzak tamamen siyasal-ideolojik içerikte hazırlanmış bir içerik olarak dikkat çekmektedir. Söz konusu ders içeriğinin, öğrencilere “vatan sevgisi, yardımlaşma, adalet, özgürlük ve kardeşlik” gibi değerleri Çanakkale Savaşı ve Gazze direnişi üzerinden öğretmeyi amaçladığı iddia edilmektedir.” diye konuştu.
PEDAGOJİK İLKELERDEN UZAK
Eğitimde gerici anlayışın uygulanmaya çalışıldığını ifade eden Eğitim Sen Tekirdağ Şube Başkanı Oktay Özçelik; “Eğitimde evrensel insan hakları, demokrasi, özgürlük, barış, kardeşlik, yardımlaşma gibi değerlerin temel alınması gerekmektedir. Ancak MEB’in hazırlamış olduğu bu plan, sadece ulusal ve dini değerler üzerinden şekillenen bir vatanseverlik anlayışını temel almaktadır. MEB’in müfredat değişikliğiyle öncelikli hedefinin iktidarın siyasal ideolojisinin açık ve gizli olarak öğrencilere aktarılması olduğu aşikârdır. Öğrencilere evrensel vatandaşlık, insan hakları ve barış konularında eğitim verilmesi gerekirken tamamen milliyetçi bir ders içeriğinin hazırlanmış olması tam da müfredat değişikliğine karşı çıkışımızın temelini oluşturmaktadır. AKP’nin yıllardır eğitim sistemini milliyetçi, gerici, cinsiyetçi, piyasacı bir ideoloji çerçevesinde şekillendirmesini kaygıyla takip eden veliler, AKP iktidarı ve MEB’in ÇEDES ve benzeri projeler ve protokoller üzerinden eğitim sistemi içine faaliyet alanı açtığı Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yanı sıra iktidarla ekonomik ve siyasal bağları olan dini vakıf ve cemaatler tarafından okullar, yurtlar, kurslar vb. üzerinden doğrudan iktidar desteği ile tıpkı bir örümcek ağı gibi bütün eğitim sistemini kuşatmıştır.” şeklinde konuştu. Habertrak/Serhat Yeşilipek