DOLAR 32,3631 % -0.04
EURO 34,8777 % 0.14
GRAM ALTIN 2.390,96 % -0,24
ÇEYREK A. 3.909,22 % -0,24
BITCOIN 61.920,00 4.936
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava

CHP’den Mestan Özcan’a sert tepki

Son Güncelleme :

21 Nisan 2020 - 16:58

CHP Tekirdağ İl Başkanı Şener Zeynel Saygın, AK Parti Tekirdağ İl Başkanı Mestan Özcan’ın Tekirdağ’daki vaka sayısını Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım dururken açıklamasına tepki gösterdi.
Saygın açıklamasında; “Devleti temsil eden en büyük mülki amir olan Vali, bakanlık emirleri gereği vaka sayıları ile ilgili açıklama yapamazken, bu konuda AKP İl Başkanı tarafından açıklamalar yapılması, bilgi açlığı yaşayan halkımızı bir nebze olsun aydınlatma yolunda koşuşturan yerel basınımızın emekçilerinin devlet yetkililerinden alamadıkları bazı bilgileri bu yolla elde edip duyurmaları ne derece sağlıklıdır? AKP’li yerel siyasilerin, vali ve kaymakamları devletin değil, partinin memuru olarak görüp hareket etmelerini, devlet teşkilatında çalışmamış olmalarına ve devleti tanımamalarına bağlayan bir yorum yapılabilir mi? Elbette bu yorum çok dayanaklı olmaz. Devletin Valisi, Kaymakamı, siyasi baskılar ile bir partinin yerel siyasetçilerinin etkilerine maruz bırakılıyorsa, bunun sorumlusu siyasi iktidardır. Bütün bunlar, demokrasinin vazgeçilmezi olan muhalefetin oluşturduğu ‘’Millet İttifakı’’na ‘’Zillet İttifakı’’ diyebilen, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerini önemsemeyen iktidar zihniyetinin partizanca baskılarının sonuçlarıdır. “dedi.
“CHP’Lİ BELEDİYELERİN FAALİYETLERİNE ENGEL OLUYORLAR”
CHP Tekirdağ İl Başkanı Şener Zeynel Saygın, iktidarın halkın ihtiyaçlarına, sıkıntılarına derman olacak belediyelerin özellikle de CHP belediyelerinin faaliyetlerine engel olacak uygulamalar içerisine girdiğini söyledi.
Saygın sürece ilişkin açıklamasında;”Günümüzün modern yönetim/yönetişim anlayışı, yerelden merkeze kadar tüm kademelerde katılımcı, demokratik, şeffaf ve hesap verebilir bir anlayıştır. Bu anlayışa uygun olarak yürütülen yerel yönetim faaliyetleri, ülkenin doğrudan kalkınmasına ve gelişimine katkıda bulunmaktadır. Dünyada hizmetlerin vatandaşlara en yakın noktadan verilmesi anlayışını da temsil eden yerel yönetimler aynı zamanda birer demokrasi ve diplomasi okulu işlevi görmektedir. Çağdaşlığı, demokrasiyi benimsemiş ülkeler, günümüzdeki en büyük tehdit haline gelen PANDEMİ ile mücadelelerini bu yönetim anlayışından sapmadan sürdürürken, çok önceden Dünya Sağlık Örgütünün uyarıları ile alınacak tedbirleri öngören hazırlıkları yazılı hale getiren ancak uygulama da zaafa düşen, geciken iktidar, bu yetmezmiş gibi bir de halkımızın ihtiyaçlarına, sıkıntılarına derman olacak belediyelerin özellikle de CHP belediyelerinin faaliyetlerine engel olacak uygulamalar içerisine girmiştir. “dedi.
Saygın süreçte partizanca tavır alınmaması gerektiğini dile getirerek; “Belediyelerimizin vatandaşa yardımlarını engellemelerinin altında yatan neden, iktidarı kaybetme korkularıdır. Sağlık, ekonomi, eğitim velhasıl bütün alanlarda son derece zorluklarla güçlü şekilde mücadele gerektiren bu dönemde, halkımızın devlet gücünü arkasında ve kendisini güvende hissetmesi gerekirken, moral çöküntüsü ve panik havasına girdiği gözardı edilerek, bu durumdan dahi siyasi rant elde etmeye çalışmak, nasıl bir ruh halidir? Yaşamımızı sürdürdüğümüz Tekirdağ İlinde de bu uygulamalara yakinen tanık olmaktayız. Devleti temsil eden en büyük mülki amir olan Vali, bakanlık emirleri gereği vaka sayıları ile ilgili açıklama yapamazken, bu konuda AKP İl Başkanı tarafından açıklamalar yapılması, bilgi açlığı yaşayan halkımızı bir nebze olsun aydınlatma yolunda koşuşturan yerel basınımızın emekçilerinin devlet yetkililerinden alamadıkları bazı bilgileri bu yolla elde edip duyurmaları ne derece sağlıklıdır? AKP’li yerel siyasilerin, vali ve kaymakamları devletin değil, partinin memuru olarak görüp hareket etmelerini, devlet teşkilatında çalışmamış olmalarına ve devleti tanımamalarına bağlayan bir yorum yapılabilir mi? Elbette bu yorum çok dayanaklı olmaz. Devletin Valisi, Kaymakamı, siyasi baskılar ile bir partinin yerel siyasetçilerinin etkilerine maruz bırakılıyorsa, bunun sorumlusu siyasi iktidardır. Bütün bunlar, demokrasinin vazgeçilmezi olan muhalefetin oluşturduğu ‘’Millet İttifakı’’na ‘’Zillet İttifakı’’ diyebilen, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerini önemsemeyen iktidar zihniyetinin partizanca baskılarının sonuçlarıdır. Birileri bu uyarılarımızı, Pandemi sürecinde yapılmaması gereken muhalefet çıkışı olarak gösterme gayretine girip feveran edebilirler, ancak bu hususlar halkımızın da, yetkili yerel makamların da rahatsız oldukları ve çeşitli nedenlerle dillendiremedikleri gerçeklerdir. Gelin, bu kabul edilemez engellemelerinizden, büyüklük taslayan tavırlarınızdan, sağlıkla ilgili bakanlıklarınızın getirdiği kısıtlamaları umursamaz şekilde halkla iç içeyiz siz neredesiniz gibi ucuz kahramanlık gösterilerinizden ve mesnetsiz karalama gayretlerinizden vazgeçin, hep birlikte vatandaşlarımızı bu badireden en az hasarla nasıl çıkarabiliriz konusunda yoğunlaşalım. Son derece endişe veren Pandemi sürecinde, özveri ile çalışmalarını sürdüren, başta sağlık personeline, belediye başkanlarına ve belediye emekçilerine, Vefa Sosyal Destek Gruplarına, kamu görevlileri ve emniyet güçlerimiz ile muhtarlarımıza kolaylıklar diler, şükranlarımızı sunarız. Bu vesileyle sağlık kuruluşlarında tedavi gören hastalarımıza acil şifalar, hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet ve acılı ailelerine sabırlar dileriz. Büyük ATATÜRK’ün Partisi olma şerefini taşıyan, O’nun çizdiği çağdaş uygarlık yolunu benimseyen, özgürlük, adalet, laiklik, eşitlik, sosyal devlet anlayışına sahip milyonlarca insanın ümidi olan Partimizin uyarılarını dikkate almanız dileğiyle.” diyerek sözlerini tamamladı.