Anlatacak o kadar çok şey var ki.
Bazen günler öncesinden yazı yazıyorum.
Gazetemiz günlük olduğu için her gün bir yazım yayınlanıyor.
Tabi böyle olunca bende sosyal medyada her gün bir yazı yayınlıyorum.
Neyse bu gün her olayı bir kenara bırakıp kendi hayatımdan bir kesit yazacağım.
***
Evet başlığımızda belirttiğim gibi, konumuz: “GÜVEN”.
Beş harf ve ne kadar kısa bir kelime.
Ancak ne kadar önemli.
Yani güven olmadan ne olabilir ki ?
Sorarım size güven aramıyor muyuz ?
Güvenli ev, güvenli eşyalar, güvenli yiyecekler, güvenli kurumlar ve EVET en çokta “GÜVENİLİR İNSANLAR” arıyoruz.
***
Bazen işin en acı kısmı da burada, güvendiğimiz biri güvenimizi boşa çıkarıyor ya işte orası bize en büyük darbe oluyor.
Biraz geçmişten bahsedeceğim.
Bir ağabeyimiz var.
Yıllardır tanırım.
Sözüne güvenirim.
Yani güvendiğim insanlardandı.
Neyse anlatayım.
Babamın kiralık bir dairesi vardı.
Biri bu daireyi kiralamak istedi.
Biz başta uygun görmedik.
Yani bu kişiye kiralamak istemedik.
Ancak işte değerli sandığımız o ağabeyimiz araya girdi.
Ben kefilim.dedi.
Hatta kira kontratına imza atıp kefil oldu.
Her şey normal.
Biz ona güvendik daireyi onun kefil olduğu kişiye istemeyerekte olsa kiraladık.
Ben de ve babam da ricası önemliydi.
Her neyse kiracı yıllar içinde hiç düzenli kira ödemedi.
Sanırım 2 yıl oturdu.
İki yıl boyunca ne istediyse yaptık.
Daire sıfırdı eksikleri çıktıkça hepsini yaptık.
Hatta cam balkon ve arka balkonu pvc ile kapattık.
Ve bu süre sonunda çıkmak istedi.
Valla mutlu olduk.
Neyse daireden çıktı .
Ancak bize bir sürü masraf bıraktı.
Amiyane tabirle 3 ay kadar da kira taktı .
***
Her neyse…
Bu arada yıllar içinde kiralar gününde ödenmeyince defalarca ağabeyi aradım söyledim.
İlgileneceğim. dedi.
Ama hep boş laf çıktı.
Neyse kiracı evi boşalttı.
Eve bir girdik.
Kapılar kırık, duş kabini kırık, duvarlar perişan.
Masraf, masraf, yani evi boyalı verdik bari boyat git.
Yok abi.
Adam gider ayak bir de öyle taktı.
Neyse tabi ağabeyi aradım.
“Konuşurum kendisiyle” dedi.
Abi bir konuşma ne kadar sürer.
Bizimki haftalarca sürdü.
Üstüne gitmedim.
Ağabeye güvenim tamdı.
O’nu kırmak istemedim.
Ancak tabi günler içinde güvenim azaldı.
***
Ve bir avukata danıştım.
Alacak icrası için kontrat yeterli dedi.
Hemen kefile icra başlatalım.dedi.
Bende ağabeyi bir kere daha aradım.
Ağabey avukat seni icraya verecek bilgin olsun.dedim.
Böyle borçlarda önce kefile gidiliyormuş.
Onu öğrendik.
Neyse babam icraya verme deyince vazgeçtim.
Ancak son konuşmamızda bana sen icraya verme ben ödeyeceğim diyen ağabeyimiz.
Bir kaç telefon konuşması sonrası ben neden ödüyorum.
Parayı alırken iyiydi şimdi mi kötü oldu? dedi.
Onun borcuna ben para mara vermem. dedi.
O sözünden sonra bir daha aramadım.
Kontratı hala saklıyorum.
Alacak verecek bitmiştir benim için.
Ancak gerçekten insanlara olan güvenimi yıktı.
Yani iyi insan yokmuş.
Güvenilir insan hiç yokmuş.
Geçte olsa onu anladım.