DOLAR 32,3400 % -0.07
EURO 34,8790 % 0.06
GRAM ALTIN 2.393,53 % -0,14
ÇEYREK A. 3.913,42 % -0,14
BITCOIN 64.131,01 0.734
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 18°

İDARE EDİYORUZ!

Son Güncelleme :

31 Mayıs 2019 - 10:31

Geçmişte; elektriklerin olmadığı veya sıklıkla kesildiği vakitlerde çeşitli aydınlatma araçları vardı. Fenerler, lambalar ve lüks ve olmazsa olmazlar; mumlar vardı. Lambanın en küçük olanına, fitilin en kısılmış haline “idare” deniyordu. Yani; durumu “idare etsin” çabuk bitmesin. Işığı; görünür görünmez; belli belirsiz durumdaydı…

 

Bunlara, bu sönük, belli belirsiz ışığı veren lambalara; “idare lambası” denirdi. Niçin? Durumu idare ittiği, çabuk bitmediği, yok olup gitmediği için…

 

Göçleri kana kana yaşamış milletim; göç etmediği yılların da yoksulluğuyla pençeleştiği için sıklıkla idare etmek durumunda kalmıştır. Bütün yaşam felsefimiz, idare lambaları gibi, idare etmeye göre tasarlanmış; sanki yazgının işi gibi…

 

İdare etme ve idare lambalarıyla geçen ömürler ve onlardan sonra gelen kuşaklar; bir çığ topu gibi yuvarlanmaya başladı. Nasıl olduysa, şairin şirinde ki gibi, her şey birden bire oldu;

 

“ Her şey birden bire oldu,

Birden bire vurdu gün ışığı yere;

Gökyüzü birden bire oldu;

Birden bire tütmeye başladı duman topraktan;

Filiz birden bire oldu, tomurcuk birden bire.

Yemiş birden bire oldu.”

 

Orhan Veli şiirinde ki heyecanı, her şeyin ansızın ortaya çıkışını bu şekilde betimlese de; bizlerin bu birden bire idare etme alçak gönüllülük felsefesinden kurtulmamızın, kaçıp, ürkmemiz in sosyolojik, psikolojik bir karşılığı olmalı!

 

Yıllarca direnen, yemeyip içmeyin mal mülk edinen atalarımız; şimdi çocuk ve torunlarının yarışını kim bilir hangi sıkıntı, garip bir gülümseyiş içinde izliyorlardır! Çünkü her şey birden bire olupbitti; köyler, kasaba ve kentlere kırk yıl içinde neredeyse tümüyle taşındı.

 

Ve bu göçlerle birlikte girildi 21.yüzyılın içine. Büyük alışveriş merkezleri de birden bire kentlerin büyümesiyle; idare et, mantığını yerle bir etti. İdare lambaları gibi,”idare et” anlayışı da hasret oldu.

 

Şimdi; Tüket! Durmadan tüket ki istihdam ve borçlanma artsın… Tamam; tüketmekte, üretmekten de öne geçtik. İdare lambasını eskidi, gereksinim duymuyoruz diye kullanmayıp çoktan unuttuk. Ya felsefesi? İnsan yanımız? Kültürel altyapılarımız?

 

Biri birine bir şey sorsa; Neler yapıyorsun; dese; söylenen ilk söz ; “idare ediyoruz be ağabey!” Olmuyor mu? Peki, ama nasıl reform bu? Hadi köylülük, eski yüzyıl geride kaldı; ya şimdi! Şehirli ve yeni yüzyıldayız; halen neyin idare etmesiyle meşgulüz?

 

Görünen o ki; yarım yamalak olan her şey; yarım kalıyor… Harcamada, borçlanmada, tüketime bir numara oluyoruz da, kültürel, ilimsel, sanatsal alanlarda; hep “idare ediyoruz” felsefesiyle boyun eğiyoruz.

 

Bu nasıl perhiz, bu nasıl lahana turşusu! Anlayan varsa beri gele! Daha fazla ayrıntıya giremem; benim haddime bile değil. Varsın bunu da üniversite, akademisyenler, ilim insanları araştırsın.

 

Ama ne zaman yapacaklar bu işi? Fazla karıştırmamak lazım; elimizde olanlar idare edelim; idareli olalım dostlarım…