DOLAR 32,4504 % -0.15
EURO 34,8290 % -0.66
GRAM ALTIN 2.438,67 % 0,10
ÇEYREK A. 3.987,23 % 0,10
BITCOIN 63.347,99 -0.813
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava

Süt üreticisinin sabrı taştı

Son Güncelleme :

26 Eylül 2019 - 14:37

[responsivevoice_button voice=”Turkish Female” buttontext=”Oku”]

Tekirdağ Süt Üreticileri Birliği Başkanı Şerif Baykut, sütün yağ ve protein değerine bakılarak fiyat verilmesi uygulamasında en önemli noktanın; üreticinin mağdur edilmemesi olduğunu kaydederek, “Süt üretmeye devam edebilmemiz için acilen süt fiyatlarının arttırılması gerekiyor. Süt üreticisinin artık sabrı taştı” dedi.

Baykut, “Köyde tüm sütler aynı kazanda toplanıyor. Böyle bir uygulamada her üreticinin sütünü ayrı kazanda toplamak gerekir. Onu nasıl yapacaklar? Bakanlık ‘böyle bir uygulamaya gidileceğini’ söyledi fakat bu işi kaynağında halletmek gerekir. Bu uygulama alıcı firmanın eline bırakılmamalı. Amaç; küçük üreticinin mağdur edilmemesi olmalıdır.” Değerlendirmesinde bulundu.

“BU UYGULAMA ÜRETİCİ MAĞDUR EDİLMEDEN GELİŞTİRİLMELİ”

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sütün yağ ve protein değerine göre fiyat belirleneceği uygulamasının hayata geçirilse de küçük ölçekli üreticinin haklarının korunması gerektiğine dikkat çeken Baykut, “Sütü yağ oranına veya kalitesine göre ayırabilirler evet doğru. Ama onu nasıl ayıracaklar? Köyde tüm sütler aynı kazana toplanıyor. Örneğin; köyde 300-500 kilogram süt var. 10-15 tane de üretici var. Onları ayrı kazanlarda toplamak lazım. Yağ oranını değerlendirmek lazım. Alıcı firma ile anlaşıp sütlerin ayır ayrı toplamak gerekir. Ama genelde bizim yağ oranlarımız yüksek. 3 kuruşun altında değildir. Bakanlık böyle bir uygulamaya gidileceğini söyledi ama bu işi kaynağında halletmek gerekir. Alıcı firmaların eline bırakılmamalı bu uygulama. Üretici mağdur edilmeden bu uygulama geliştirilmeli. Bu uygulamada bizim amacımız küçük üretici mağdur edilmemesi. Çünkü sütün yağ oranına göre değerlendirilmesi için ayrı kazanlarda toplanması gerekir. Tabi ki kaliteli ürüne prim verelim ama ölçümü yapılırken de uçmayalım. Uygulamanın detaylarıyla ilgili de herhangi bir açıklama yapılmadı.” İfadelerini kaydetti.

“SÜTTE ACİLEN FİYATLAR ARTTIRILMALI”

Acile süt fiyatlarının arttırılması gerektiğine dikkat çeken Baykut, “Hem Marmara Bölgesi’ne hem de Tekirdağ’a bakacak olursak bizim sütlerimizin kalitesi iyi. Hem Tekirdağ’a getirdiğimiz 1000-1500’e yakın simental ırkı da buna yardımcı oldu. Simental inekle hoştayn inekten alınan sütteki yağ oranı hemen hemen yüzde 1 farklılık gösteriyor. Simentalinki yüzde 4 civarında, hoştaynın yüzde 3 civarında. Simental cinsi etçildir. Hoştayn sütçüldür. Hoştayn 35-40 kilogram süt verirken simental taş çatlasın 25 kilogram süt verir. Sütte acilen fiyatlar arttırılmalı. Aslında Ulusal Süt Konseyi’nin toplanıp bir karar alması gerekiyor. Gıda Komitesi diye bir komite var. Bu komite, Ulusal Süt Konseyi’nin üzerinde bir komitedir. Türkiye’deki bütün gıdalara izin veriyor. Mesela Ulusal Süt Konseyi’ne diyor ki: ‘Sen referans fiyatını şu kadar verebilirsin veya veremezsin.’ Bu nedenle Ulusal Süt Konseyi fiyatları arttıramıyor. Gıda Komitesi’nden izin çıkması gerekiyor.”

“1 KİLOGRAM SÜTLE 1 BUÇUK KİLOGRAM YEM ALABİLMELİYİZ”

Baykut, süt üreticisinin zor durumda olduğunu ve 2008-2010 yılındaki gibi hayvanları kesime götürecek bir kriz yaşanabileceği konusunda uyarılarda bulunarak, “Bundan bir ay önce Ankara’da toplantı vardı. Orada anlatmaya çalıştık. ‘Tamam biz sütü 1 TL’ye satalım ama bir kilogram süt satarak, bir buçuk kilogram yem alabilmemiz lazım.’ Aksi halde süt üreticiliği sürdürülebilir olmaz. Geçtiğimiz günlerde Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı burada idi. Orada da anlattık: ‘Süte acil zam yapılmazsa, fiyatı arttırılmazsa süt hayvanının bakılması uçuruma doğru gidiyor.’ Kesinlikler hayvanlar kesime gidiyor bu durumda. 2008-2010 yılında yaşadığımız kriz yaşanacak. O sebeple süt fiyatları revize edilmeli.” Diye konuştu.

“SÜTE VERİLEN TEŞVİK 25 KURUŞUN ALTINA DÜŞMEMELİ”

Süt üreticisini içinde bulunduğu zor durumlar nedeniyle hayvancılığı bıraktığını ve bunun da süt üretiminde düşüşe neden olduğunu belirten Baykut, “Şu anda soğutulmuş süt 2 TL. Biz fabrikaya bu fiyata veriyoruz. Teşvik ise en son Nisan- Mayıs ayında 25 kuruş aldık. Şu an ise ne kadar alacağımızı bile bilmiyoruz. Bir yıl öncesinden ben ne alacağımı bilmeliyim. Kesilmiş karkas ete destek vardı. Hayvan başına 250 TL veriliyordu. Bu sene bu da belli değil. Süte ne kadar destek alacağımız da belli değil. Hayvancılıkta 6 ay sonrasını görebilmek mümkün değil. Süt fiyatının en az 2 buçuk TL yapılması gerekiyor. Yüzde 10-20 civarında arttırılmalı, süte verilen teşvik ise 25 kuruşun altına düşmemeli. Vatandaşın eline kilogram başına en az 2 buçuk TL para geçmeli. Aslında ülke genelinde süt üretiminde azalma var. Tüketimde de azalma var. Burada bir dengesizlik var. Bizim süt fiyatlarımız 31.12.2019’a aynı kalacak. Ama soğutma bedeli gibi kısımları çıkarınca, vatandaşın eline her ayın 15’inde 1.90 kuruş gibi bir rakam kalıyor. 1.80 TL bir kilogram yem, 1.90 kuruş da süt. Bunun sürdürülmesi mümkün değil. Yani 1.90 kuruşa süt satacağız 1.80 kuruşa yem alacağız. Bu olmaz.” Açıklamasında bulundu.

“ÜLKE GENELİNDE SÜT ÜRETİMİNDE AZALMA VAR”

“Süt üretiminde şu an yüzde 20 civarında azalma var. Tabi mevsimin de verdiği bir etki var. Ama yıllık verilere bakıldığı zaman ülke üretiminde de bir azalma söz konusu.” şeklinde konuşan Baykut, sözlerini şöyle noktaladı: “Biz süt üreticiliğine devam etmek istiyorsak, süt fiyatlarını arttırmak zorundayız. Süt üreticisinin sabrı taştı. Sayın Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pekdemir’de bunun farkına vararak Dünya Süt Zirvesi’nde dile getirdi. Ya süt fiyatları arttırılsın ya da süte verilen destek arttırılsın. Ama bir ay önce açıklanıp vermeyin bu parayı. Muğlâk olmasın fiyatlar. Ne tarımsal ne süt ne hayvancılık destekleri açıklanmadı. Yıl bitti 2018-2019 destekleri açıklanmadı. Ben ürünü ürettim. Sattım. Ama onlara ne destek alacağımı bilmiyorum. 2018 de ektik 2019’da biçtik. Ama ne alacağımızı bilmiyoruz. Resmi bir tebliğ yok.”

Habertrak/Özlem İnan