DOLAR 32,3761 % -0.37
EURO 34,8153 % -0.04
GRAM ALTIN 2.395,40 % -1,13
ÇEYREK A. 3.916,48 % -1,13
BITCOIN 58.865,98 2.62
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 14°

“ÇEDES laik eğitime karşı”

Eğitim-İş Sendikası Tekirdağ Şubesi, Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES) Projesi’nin tehlikeli olduğunu belirterek, protokolün hukuksuz, laik ve bilimsel eğitimle zıt olduğunu açıkladı.

Eğitim İş Tekirdağ Şubesi adına basın açıklamasını yapan Fulya Gümüşhan, “Tüm yurttaşlarımıza sesleniyoruz, gelin bu protokolü birlikte reddedelim! Eğitime, geleceğimiz olan çocuklarımıza sahip çıkalım! ”dedi.

Hasan Ali Yücel Meydanı’nda yapılan basın açıklamasında ilk olarak Eğitim İş Tekirdağ Şube Başkanı Barış Özer söz alarak ÇEDES’in eğitimde yaratacağı sorunlara değindi.

“MANEVİ DANIŞMAN EĞİTİMDE İKİLİK OLUŞTURACAK”

Fulya Gümüşhan yaptığı açıklamada; “Daha kötü ne olabilir ki?” sorusuna her yeni eğitim-öğretim döneminde “bu kadar da olmaz” dedirten iktidar, 2022-2023 eğitim öğretim yılında da bu geleneğini bozmamış, eğitimde geçen yılları dahi mumla aratan bir dönemi ülkeye yaşatmıştır.

Sonuna geldiğimiz bu eğitim döneminde gericileştirme ve niteliksizleştirme politikaları dozunu artırmış, bu kuşatmaya bir de ekonomik krizin eğitime yansıması eklenmiştir. Bugün çocuklarımız okullarda musluklardan temiz olmayan suyu içip, kantinden bir tost dahi alamazken; kalabalık sınıflara mahkum edilmişken, mesleki eğitim adı altında sermayeye çocuk işçi olarak sunulurken, ailesi zengin öğrenci ile yoksul öğrenci arasındaki makas daha da açılmışken, eğitim emekçileri açlık sınırında ücretlere mahkum edilmişken, 1 milyona yaklaşan atanmayan öğretmen varken, şimdi bir de çocuklarımız eğitim dışı kurumların kucağına itilmeye çalışılmaktadır. Onca skandala rağmen dernek/vakıf maskesi takmış tarikatlar MEB protokolleri aracılığıyla eğitimde cirit atmaya devam etmektedir. Eğitimdeki bu gericileştirme hamleleri 28 Mayıs seçimleri biter bitmez hızlandırılmış, İzmir ve Eskişehir başta olmak üzere birçok ilimizde devlet okullarına pedagoji eğitimi almamış din görevlisi gönderilmesi bunun en somut örneği olmuştur. Seçimden hemen sonra İstanbul’da Bilal Erdoğan’ın yönettiği bilinen TÜGVA’ya 238 okulun tahsis edilmesi, “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum Projesi (ÇEDES)” kapsamında yapılan protokolle okullara “manevi danışman” adı altında imam, müezzin, vaiz, din hizmetleri uzmanı ve kuran kursu öğreticisi atanması eğitimde çok başlılığın artacağının da net sinyallerini vermiştir.” şeklinde konuştu.

 

“ÇEDES PROTOKOLÜNÜ YARGIYA TAŞIDIK”

Eğitimcilerin ÇEDES’e karşı olduğunu söyleyen Gümüşhan; “Alanında uzman eğitimciler varken konuyla ilgisi olmayan kişileri ve yapıları eğitim sistemimize sokmak kamu kaynaklarını israf etmektir. Eğitim-İş olarak, Anayasamıza, yasalara ve yönetmeliklere açıkça aykırı; laik ve bilimsel eğitimle taban tabana zıt ÇEDES protokolünü yargıya taşıdık. Bugün de burada ve tüm Türkiye’de eğitim dışı kurumlarla, gerici dernek ve vakıflarla imzalanan protokollere ve projelere karşı “Çocukları korumak, vatanı korumaktır” anlayışıyla alanlardayız. Tüm yurttaşlarımıza sesleniyoruz, gelin bu protokolü birlikte reddedelim! Eğitime, geleceğimiz olan çocuklarımıza sahip çıkalım! Çünkü ÇEDES protokolü hukuksuzdur: Anayasamıza, yasalara ve yönetmeliklere açıkça aykırıdır. Laik ve bilimsel eğitimle taban tabana zıttır.” diyerek sözlerini tamamladı. Habertrak/Serhat Yeşilipek

 

 

Eğitim-İş Sendikası Tekirdağ Şubesi, Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES) Projesi’nin tehlikeli olduğunu belirterek, protokolün hukuksuz, laik ve bilimsel eğitimle zıt olduğunu açıkladı. Eğitim İş Tekirdağ Şubesi adına basın açıklamasını yapan Fulya Gümüşhan, “Tüm yurttaşlarımıza sesleniyoruz, gelin bu protokolü birlikte reddedelim! Eğitime, geleceğimiz olan çocuklarımıza sahip çıkalım! ”dedi. Hasan Ali Yücel Meydanı’nda yapılan basın açıklamasında […]

17 Haziran 2023 - 11:42