MS hastalığına pilates desteği

[responsivevoice_button voice=”Turkish Female” buttontext=”Oku”]

Nöroloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Aysun Ünal, Active MuScles Sosyal Paylaşım projesi ile MS’li bireylerin hayatında fiziksel egzersizi sürekli hale getirmeyi hedeflediklerini kaydetti.

16 MS hastası ile birlikte 6 haftalık çalışmanın hastalar üzerinde hem psikolojik hem de fiziksel olumlu sonuçlara ulaştığını kaydeden Ünal, “Bu olumlu sonuçlar neticesinde pilatesin MS hastalığındaki yardımcı rolünü bir kez daha vurgulamak isterim. Yaptığımız kuvvetlendirme egzersizleri ile kuvvetlenen kas ve kemik sisteminin yanı sıra, hastaların hareket yeteneğini de geliştiriyoruz.” İfadelerini kaydetti.

Nöroloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Aysun Ünal, NKÜ Fizik Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Özlem Kocahan Yılmaz ve pilates eğitmeni Mehtap Durak, Active MuScles Sosyal Paylaşım projesi ile MS hastalığında fiziksel egzersizin önemi ve pilatesin MS hastalığındaki rolü üzerine önemli açıklamalarda bulundular.

 “NÖROLOJİK FONKSİYONLARIN BOZULMASINA SEBEP OLUYOR”

Multipl Skleroz’un (MS) kronik bir hastalık olduğuna değinen Nöroloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Aysun Ünal, “Multipl Skleroz (MS) vücudun koruyucu sistemi olan bağışıklık sistemindeki hücrelerin, kendi bedenlerine ait olan yapıları tanımasındaki bozulma nedeni ile merkezi sinir sistemindeki sinir hücresinin etrafındaki miyelin kılıfına saldırdığı ve bozduğu kronik bir hastalıktır. Miyelin kılıflarının hasar görmesi sonucu elektrik iletiminin hızının düşmesi yahut sinyalin hiç iletilememesi bazı nörolojik fonksiyonların bozulmasına neden olur. Kol ve bacak hareketlerinde güçsüzlük, dengede bozulma, çift görme, görme bulanıklığı, yürüme bozuklukları, yüzeysel ya da derin duyu bozuklukları, yetiştirememe tarzında idrar kaçırma sıklıkla etkilenen fonksiyonlar arasında sayılabilir” dedi.

“MS’Lİ BİREYLERDEAKTİVİTE KORKUSU OLUŞABİLİR”

Yürüme sorunlarının hastalığın erken belirtilerinde de olabileceğini ve sık karşılaşılan problemlerden biri olduğunu kaydeden Ünal, “Normal bir yürüyüş iki faz ve sekiz aşamadan oluşan bir döngüdür. Bu döngünün sağlıklı işleyebilmesi için, vücut temel olarak stabiliteyi sağlamalı, ardışık ve uyumlu kas aktivitesini yerine getirebilmeli, görsel-işitsel-sensorimotor sistemlerini uyumlu çalıştırabilmelidir. Diğer bir deyişle yürüme sadece kas gücü ile ilişkili değildir. Duyu sistemi (eklem pozisyon, vibrasyon, görme, işitme) ile çevreden alınacak bilgilerin de doğru değerlendirilebilmesi gerekir. Denge sistemi de ekstremitelerin düzenli hareketinin sağlanması ve gövdenin harekete göre sabitlenmesinde önemli rol oynar. Hareket, duyu ve denge sistemlerinde fark edilir düzeyde olmasa da hafif etkilenmeler yürüme güçlüklerine ve düşmelere neden olabilir. MS’li bireylerin yaklaşık %75’inde karşılaşılan yürüme ve denge problemi takip eden süreçlerde düşme riskinin artışına ve düşme olayı yaşanmasa dahi aktivite korkusuna sebep olabilmektedir. Bazen bu korku bile hastanın hareket etmekten, yürümekten kaçınarak daha hareketsiz bir yaşamı tercih etmesine neden olabilir. Bu tercih kişinin günlük yaşamdan uzaklaşmasına, sosyal yaşam ve emosyonel açıdan olumsuz yönde etkilenmesine neden olur. Ardından kaçınılmaz hale gelen stresin de hastalık seyrini olumsuz yönde etkileyebileceği bilinmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.

“MS HASTALARI DÜZENLİ EGZERSİZ YAPMALIDIR”

MS hastalarının düzenli olarak egzersiz yapmaları gerektiğini vurgulayan Ünal, “Active MuScles Sosyal Paylaşım projesinde uygulanan bireysel Pilates; planlaması ve erişimi kolay, fiziksel uygulaması hasta tarafından rahatça yapılabilen efektif bir seçenektir. Yirminci yüzyılın başlarından bu yana kullanılmakta ve geliştirilmekte olan, fizyoterapi tabanlı bir rehabilitasyon yöntemi olan pilates; dengenin en önemli bileşeni olan kor stabiliteyi arttırarak, postürü düzeltip dik duruşu sağlamakla birlikte, uygun antrenman programları sayesinde uzuvlarda yaşanan kas kütlesi kayıplarını restore etmek ve uygun esneme (germe) egzersizleriyle kas spastisitesinde azalmayı sağlamaktadır. Active MuScles grubu der ki: ‘Sağlıklı Yaşam için Egzersiz Şart.’ MS hastaları düzenli egzersiz yapmalıdır ve Pilates MS hastaları için uygun bir egzersiz yöntemidir. MS için pilates yapıyoruz” şeklinde konuştu.

“HASTALARIN HAREKET YETENEĞİNİ DE GELİŞTİRİYORUZ”

“ActiveMuscles projesi kapsamında egzersiz MS hastalarının hayatına giriyor” ifadelerini kaydeden, Ünal, “Proje kapsamındaki 16 MS hastası ile birlikte gerçekleştirdiğimiz 6 haftalık bireysel çalışmalarımızın sonunda hem psikolojik hem de fiziksel olarak çok olumlu sonuçlarla karşılaştık. Bu olumlu sonuçlar neticesinde pilatesin MS hastalığındaki yardımcı rolünü bir kez daha vurgulamak isterim. Yaptığımız kuvvetlendirme egzersizleri ile kuvvetlenen kas ve kemik sisteminin yanı sıra, hastaların hareket yeteneğini de geliştiriyoruz. Denge çalışmalarımızla stabilizasyon kontrolünü arttırarak hastaların hayat kalitelerini bir üst seviyeye taşıyor, düşme ve sakatlanma olasılıklarını en aza indiriyoruz. Germe ve gevşeme egzersizleri ile esnekliğini yeniden kazanan vücut, günlük yaşama daha rahat adapte oluyor. Sık tekrarlarla yaptığımız koordinasyon çalışmaları sayesinde ise daha az enerji ile daha etkili sonuçlar alıyoruz. Günden güne artan motivasyonları, onlara egzersiz bilinci kazandırma konusunda kayda değer bir yol kat ettiriyor. Biz profesyonel ve üçüncü bir göz olarak değişimi fark ederken, katılımcılar rutin yaşamlarında zorlandıkları eylemleri artık daha kolay ve rahat gerçekleştirdiklerinde, pilatesin hayatlarına olan katkısını net bir şekilde deneyimliyorlar.” ifadelerini kaydetti.

“BELLİ KAS GRUPLARI DAHA ÇOK KULLANILIR”

Belli grup kasların değil, tüm kasların güçlendirilmesinin önemli olduğuna işaret eden NKÜ Fizik Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Özlem Kocahan Yılmaz, “İnsan vücudunda herhangi bir nedenle (yaş, kilo, gebelik, geçici eklem ve kas zedelenmeleri vb.) ağırlık arttığında ve denge bozulduğunda, hareket için kullanılan eklemlere binen yük artar ve bu yükü taşımakla sorumlu olan kaslar da görevini yerine getiremez. Zaman içerisinde hareket kısıtlılıkları ve ağrı ortaya çıkar. Hareket kısıtlarını bir miktar da olsa hafifletebilmek için yükü taşıyan kasların güçlendirilmesi gerekir. Fiziksel egzersiz tam bu noktada devreye girmektedir. Günlük işlevler içerisinde yapılan işe göre belli kas grupları daha çok kullanılır. Fiziksel egzersiz günlük hareketlerimizde yükün büyük kısmını omuzlayan kasları güçlendirmenin yanı sıra, denge sistemini güçlendirir ve günlük işlevler sırasında kullanılmayan kas gruplarını da güçlendirmeyi amaçlar. Bu da hem hareket kısıtlılıkları ve ağrıyı engeller, hem de yaşam konforunu arttırır” açıklamasında bulundu.

“KALÇA EKLEMİNE VÜCUT AĞIRLIĞININ 2,5 KATI KADAR YÜK BİNER”

Düzenli egzersizle kasların güçlenmesi ve kemik dokusunun da güçlenmesini sağladığına vurgu yapan spor salonu eğitmeni Mehtap Durak ise “Bir insan ayakta dengede dururken kalça eklemine vücut ağırlığının 2,5 katı kadar yük biner. İnsan sadece eğildiğinde bile bel bölgesinde bulunan 5. omur (lomber vertebra) vücut ağırlığının yaklaşık 2 katı kadar büyüklükte bir kuvvetle sıkışır. Eğildiğinde elinde 10 kg yük taşıyorsa bu kuvvet yaklaşık vücut ağırlığının 3,5 katına kadar çıkmaktadır. Bu bölgedeki kaslar bu yükü taşımaktan sorumludur. Kas gücü zayıfladığında, kişinin kilosu arttığında veya vücut dengesi bozulduğunda genellikle bu bölgede fıtıklaşma ya da eklem deformiteleri (artroz) gelişir. Fizik tedavi ve rehabilitasyonun, hastalığın üzerinde hem restore edici hem de koruyucu bir etkisi bulunmaktadır. MS’li bireye en uygun işlevsellik kapasiteni kazandırmak amacıyla, kaybolan yetenekler restore edilerek yaşam kalitesinin yükseltilmesi ve sekonder komplikasyonların oluşumunun önlenmesi veya oluştuysa tedavi edilmesi hedeflenir. Düzenli egzersiz kasların güçlenmesi yanı sıra kemik-eklem dokusunun da güçlenmesini sağlar” ifadesinde bulundu.

Habertrak/Zekiye Türkkan