DOLAR 32,4504 % -0.15
EURO 34,8290 % -0.66
GRAM ALTIN 2.438,67 % 0,10
ÇEYREK A. 3.987,23 % 0,10
BITCOIN 63.179,17 -0.913
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 18°

TRAKYA’YA SAATLİ BOMBA

Son Güncelleme :

09 Haziran 2021 - 14:23

Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Onur Akgül, ikinci nükleer santral için Trakya Bölgesi’nin hedef gösterilmesine tepki gösterdi. Akgül, Trakya Bölgesi’ne nükleer santral yapılmasının büyük bir tehlike oluşturacağını dile getirerek; “Nükleer santralin Trakya’da olması, Marmara Bölgesi’nin kucağına bir nevi saatli bomba koymak anlamına gelir, bu risk göze alınmamalıdır. Trakya halkı da nükleer santral istememektedir. Marmara’nın ve Türkiye’nin yeniden gündeme gelen bu nükleer santrale ihtiyacı yoktur” diye konuştu.

Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Onur Akgül, Trakya’ya nükleer santral kurulmasının iklim ve toprak özellikleri ve sulama imkanları nedeniyle Türkiye’nin en verimli tarım topraklarının bir kısmının da yok olması anlamına geleceğini dile getirdi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, ikinci nükleer güç santrali için Trakya Bölgesi’ni hedef göstermesine çevre örgütlerinden tepki yağıyor.

“NÜKLLER SANTRALLER EKOLOJİK TAHRİBATA NEDEN OLUYOR”

Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Onur Akgül; “Fukuşima felaketinin üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen, nükleer kirlilik bölgedeki yıkıcı etkisini sürdürmektedir. Harcanan kaynaklar ve geliştirilen yöntemler, bu sorunla başa çıkmaya yetmemiştir. 10 yıldır pek de bir etki göstermeyen arıtma çalışmalarının yakın zamanda da işe yaraması beklenmemektedir. Türkiye de nükleer santral planlarından payına düşeni almaya başlamıştır. Mersin ve Sinop’ta; kamuoyunun, yerel halkın ve sivil toplumun tüm itirazlarına rağmen nükleer santral projelerinde inat edilerek ciddi ekolojik tahribata neden olunmuştur. Hal böyleyken Trakya’da nükleer santral kurmak, su kaynakları, biyoçeşitlilik ve el değmemiş orman varlığı ile tüm Marmara Bölgesi’nin yaşam destek mekanizması olan Istrancalar’ı kirli ve ihtiyaç duyulmayan bir enerji uğruna yok etmek demektir. Bununla birlikte İstanbul gibi kalabalık bir şehrin ve tüm Marmara Bölgesi’nin kucağına bir nevi bir saatli bomba koymak anlamına gelir, bu risk göze alınmamalıdır.”ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE’NİN NÜKLEER SANTRALE İHTİYACI YOK”

Vatandaşların Trakya’da nükleer santral istemediğini aktaran Onur Akgül; Trakya halkı da nükleer santral istememektedir. Verimli tarım topraklarına ve su kaynaklarına sahip çıkan Trakya halkı, bölgede planlanan kömürlü termik santrallere de karşı çıkmıştı ve sonuç olarak projeler iptal edilmişti. Trakya’ya nükleer santral kurulması, iklim ve toprak özellikleri ve sulama imkanları nedeniyle Türkiye’nin en verimli tarım topraklarının bir kısmının da yok olması anlamına gelebilecektir. Greenpeace Akdeniz’in Trakya’daki tarım topraklarını incelediği Kırklareli’de Termik Santral Tehlikesi başlıklı raporunun ortaya koyduğu üzere, Trakya’da tarımın sürdürülebilirliğini sağlamak hayati önem taşımaktadır. Çünkü, Türkiye yüzölçümünün yüzde 2,45’ini kapsamasına rağmen Trakya, tüm Türkiye’nin ayçiçeği üretiminin %45’ini, çeltik üretiminin %48’ini, buğday üretiminin %11’ini tek başına karşılamaktadır. Marmara’nın ve Türkiye’nin, şimdi yeniden gündeme gelen bu nükleer santrale ihtiyacı yoktur. Türkiye’de enerjide ciddi bir arz fazlası mevcuttur. Güneşin anavatanı Trakya ve Türkiye, ihtiyaç duyacağı tüm enerjiyi de yenilenebilir kaynaklardan üretme potansiyeline sahiptir.” diyerek sözlerini tamamladı. Habertrak/Serhat Yeşilipek