DOLAR 32,2053 % -0.22
EURO 35,1156 % -0.22
GRAM ALTIN 2.500,70 % 1,40
ÇEYREK A. 4.088,64 % 1,40
BITCOIN 66.838,04 0.155
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 18°

BELEDİYE BAŞKANLARI ve BASIN, EL ELE

Son Güncelleme :

01 Şubat 2021 - 11:00

Ülke genelinde pek alışık olmadığımız bir manzara. Neredeyse yirmi yıldır; iktidar ile muhalefet partili siyasetçilerinin, başkanlarının bir araya geldiğini unutmuş ve ÖZLEMİŞİZ…

 

Kadir Albayrak ve Cüneyt Yüksel’den söz ediyorum.29 Ocak 2021 Cuma günü yapmış oldukları yaklaşık 3,5 süren Ortak Basın Toplantıları; büyük alışkı, takdiri hak ediyor…

 

Her iki başkan; Büyükşehir Belediyesi ve Süleymanpaşa Başkanları, yaptıkları işler ve harcamalar adına söz aldılar. İlk sözü Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, biraz tebessümü hak edecek bir şekilde rakamlarla arasının çok iyi olduğunu bilsek de; “ Katrilyonlar, trilyonlar ve milyonlar”  birbirine karıştı. Güzide basınımızın değerli gazetecileri de anlarmış gibi baktıkları rakamlara dair söz alıp “ Sayın Başkanım, açıkladığınız rakamlar kafamızı karıştırdı, katrilyon mu, trilyon mu, yoksa milyon mu?” diye sorma gereği duymadılar.

 

Süleymanpaşa Belediye Başkanı Cüneyt Yüksel’in tebessüm ettirecek konuşmasının sıklıkla tekrarladığı sözcük, yaptıkları harcama ve yatırımları anlatırken oldu; “ Bakın, bu açıklayacaklarım sadece SOYUT olanlar!” Böyle bir kavramın sanat dallarında olduğunu sanırdım! Başkanın dikkat çektiği konu, yaptıkları harcama ve yatırımların daha fazla olduğunu, soyut olanları açıklamayacağı üzerine…

 

Yine, güzide gazetecilerimizden bir tanesi; “ Somut ve diğer yatırım nedir sayın başkan?” diye bir hatırlatma gereği görmediler.

 

Albert Cumus’un 1957 yılında Nobel Barış Ödülü aldığı zaman yapmış olduğu bir konuşma var; gazeteci ve yazarlar adına;

 

“ Bildiklerimiz hakkında yalan söylememek ve baskı karşısında direnmek… Beni ayakta tutan tek şey var; günümüzde yazmak bir onurdur… İnsanların paylaştığı tüm sefaleti birlikte paylaştığımızı unutmamalıyız… Yazarın, gazetecinin aynı şehirde, ülkede omuz omuza yürüdüğüm, yaşadığı insanlardan ayrı bir unvanı yoktur; herkesin gözü önünde, bir utanç veya kibir duymadan işini yapmalıdır.

 

   Hakikat gizemdir, yakalanması zordur, daima onun peşinde koşulur. Özgürlük tehlikelidir; mutluluk verici olduğu kadar da onunla yaşaması zordur.”

 

Albert Cumus ısrarla yazar ve gazetecinin özgür kalması gerektiğini, hakikatin peşinde koşması gerektiğini savunuyor. Bu hakikat karşısında ne diyebiliriz ki?

 

Ortak Basın Toplantısı da hakikate ulaşmak, karşılıklı şehrimizin sorunlarını konuşmak ve kirli bilgilenmenin önüne geçmek üzerine…

 

İşin garibi hep bildik konular üzerine sorular sorulmak istenmesine rağmen; güzide basın mensuplarının gazetecinin özgürlükleri, sosyal, ekonomik, kültürel durumlarının iyileştirilmesi adına hiçbir şey sorulmadı, konuşulmadı.

 

Yeterince özgür; her manada; ( ekonomik, sosyal, kültürel, fiziksel, psikolojik) durumda olmayan bir gazeteci ve yazar; tam olarak gizemli olarak HAKİKAT denen şeyi, halkın-kamunun çıkarını nasıl savunur?..

 

Bir gazeteci veya yazar; ekonomik olarak ayakta durmakta zorlanıyorsa ve zar-zor yaşıyorsa; evrensel manadaki özgürlük ve hakikat de yakalayamaz…

 

Sorulan soruların büyük çoğunluğu Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak’a oldu. Halk ekmek’ten, ucuz su kullanımına ve daha birçok alanda… Her iki başkanın öfkeden, önyargıdan uzak oluşu, apayrı bir güzellikti.

 

Kadir Başkan’ın gazetecilerle mesafeli oluşu ve boşluğa düşen güzide basının fertleri ister istemez Kadar Başkan’a yönelik sorularda, kamusal olmaktan öte başka sorunlarını da gün yüzüne çıkarttılar. Birçoğunda ayrı bir kırıklık, hüzün vardı…

 

Çok önemli bulduğum konular ise güzide basınımızın değerli fertlerinin ısrarcı olmaması veya bu konuları yeterince önemsememeleri yüzünden çok çabuk geçildi ve gittiler.

 

Nedir bu sorunlar? Altınova Mahallesinde ki sahilin, plajın BAKANLIK tarafından Büyükşehir sorumluluğundan alınıp Süleymanpaşa’ya verilmesi. Süleymanpaşa Belediyesi de burada; sahil genişletme çalışmaları yapıyor. Değerli bir yürüyüş bandı olacak. Fakat plaj bölgesinin incecik kumlarının kaybolması, betona gömülmesi; KRAL YOLU efsanesinin yok hükmünde sayılması; hiçbir güzide ferdi ilgilendirmedi.

 

Ekmeğin 2 TL fiyatına karşı çıkan Sayın Cüneyt Yüksel’e çok anlamlı bir soru geldi, Süleymanpaşa Belediyesi çay bahçelerinde; çayın fiyatı neden 2 TL ve üzerinde?

 

Yine şehrimize hizmet olarak alkışladığımız birçok alanın, yatırımın ilgili bakanlıklar tarafından Süleymanpaşa Belediyesi’ne çar çabuk verilirken, siyasi bir haksız fayda yaratılırken; Büyükşehir’in bu faydalardan yeterince faydalanıp faydalanmadığı üzerine hiç durulmadı…

 

Son sözüm; Yatırımların, hizmetlerin niteliği ve niceliği üzerine kafa yormalıyız. Bilmem kaç para harcanmasından öte; bu şehre, bu şehrin huzuruna, sosyal, kültürel hayatına ve şehrimiz insanının tamamına yayılan bir FAYDA var mı yok mu?

 

Şehrimizin merkezi hızla boşalıyorken, merkezdeki esnafın tam manasıyla işi bitmişken; şehir içindeki hareketlendirme adına hiçbir şey konuşulmadı. Oysa bir insanın bacakları, kolları, yüzü ne kadar düzgün olursa olsun; kalbi arıza yapıyorsa hiçbir şeye yaramaz. Şehrimizin merkezi; bizim kalbimiz gibi; buraya acil ve pratik planları bekliyoruz; el ele bu şehir için yola çıkan BAŞKANLARDAN…