DOLAR 32,2577 % -0.01
EURO 34,7320 % -0.02
GRAM ALTIN 2.399,66 % -0,03
ÇEYREK A. 3.923,45 % -0,03
BITCOIN 62.644,04 -1.453
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 13°

ERGENE NEHRİ ÖLMÜŞ AĞLAYANI YOK!

Son Güncelleme :

07 Aralık 2020 - 11:31

 

Istranca-Yıldız Dağları içerisinden en doğal, berrak haliyle doğan bir nehirdir Ergene nehri. Ya sonra? İnsanoğlunun kirletmediği ilk 5–10 km’sinde balıkların, kurbağaların, canlıların yaşadığı bir yerken, daha sonrası olan bölümlerinden zehir, bataklık; korkunç bir kimyasalın yanında ürkütücü bir koku akan nehre dönüştü.

 

Belki de Dante’nin İlahi Komedyası’nda Cehennem bölümünü gezerken karşılaştığı korkunç görüntüler gibi bir şeye dönüştü…

 

Üstelik üzerinde T.C.Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Su Yönetimi Genel Müdürlüğüne ait istasyonlar da var. İstasyonun üzerinde yazan yazı şöyle;

 

“ Gerçek zamanlı su kalitesini izleme istasyonu!”

 

İstasyonların kurulmasından beri yıllar ve yıllar geçti. Kim bilir kaç milyon ton bataklık öteden berilere, tarım alanlarının içerisinden, bağ-bahçelerin kenarlarından geçerek Meriç nehrine oradan da Ege’yi aktı durdu.

 

Bu süre içerisinde büyük büyük adamlar; yani Bakanlar ne dedi? Nasıl sözler verdiler? Zamanın Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu 2011 yılı içerisinde şu açıklamayı yaptı;

 

“ Bizim hedefimiz 2014 yılı içerisinde Ergene Nehri’ni temiz hale getirmek!” Daha sonra bu sözleriyle yetinmeyen bakan şu açıklamaları da yaptı;

 

“ Biz, Haliç’i temizlemişiz, Ergene’yi temizlemek bizim için çocuk oyuncağı!” Bakan bu sözlerle de yetinmeyip daha kalıcı vurgulamalarını yapmaya, açıklamaya devam etmişti;

 

“ Ergene tertemiz olacak. Tertemiz akacak ve ben gelip burada yüzeceğim…”

 

Nerede bu temizlik? Ergene’nin yakına, yanına gelip yüzecek bir BAKAN var mı? Bir Milletvekili var mı? Yüzmeyi, suyunda yıkanmayı, suyunu içmeyi bir kenara barakalım; Ergene Nehri’nin kenarında bir saat durabilecek bir YÖNETİCİ var mı?

 

Bu sözler niçin veriliyor? Ve bu bakanlıklar niçin kuruluyor? Sözlerin yerine gelmemesi, halk ile siyasetçi arasında büyük çelişkileri oluştururken, aynı zamanda büyük sorumluluk almış Hükümeti de zor durumda bırakmaz mı?

 

Neredeyse 4,5 milyar yaşında dünyamız, yaşamı yaratma işine çok uzun süre önce başladı.4 Milyar gibi uzun bir süre önce… Bizim kıtamızın oluşumu da milyonlarca yıl sürdü. Ergene Nehri de bu emeğin, sürecin sonucundaki Avrupa Katası olan yerde oluştu. İnsanın eli değmedi zamanlar hep duru, temiz, berrak aktı.

 

Ya şimdi? Buraya nehir denilebilinir mi? Denilse denilse; kara bir cehennem denir…

 

Dönemin Tekirdağ AK Parti Milletvekili metin Akgün’de bölgesi olduğu bataklığa dönüşmüş Ergene için bir şeyler demişti;

 

“ Ergene temizlenecek ve orada hep birlikte balık tutacağız.”

 

Balığa, yüzmeye meraklı bakanlar, vekiller ve sözünü tutmayan büyük büyük insanlar; adamlar…

 

Daha onlarca plan, proje açıklaması, sözü edimleş, sözler verilmiş… Ne yazık ki fabrika sahipleri bu sözlerin hiçbirini duymamışa benziyor. Her şey öldükten sonra önlemler alıyoruz. Veya almaya çalışıyoruz.

 

Bu bölgede kendi sağlık kuruluşlarımızla birlikte uluslararası sağlık kuruluşları inceleme yapsa ortaya ne çıkar acaba? Bölgedeki kanserli sayısının artışlarından tutun da, yeraltı sularının, toprağımızın, doğamızın ise zehirlenerek öldürülmüş olduğunun gerçeğine ulaşır mıyız?

 

Bu yüzleşmeyi hükümetimiz yapabilir mi? Bunca yıl yapmak istemeyen, her daim büyük firmaların yanında görünen, ama hep birlikte zehirlenerek ağır ağır cennet ülkeyi kaybettiğimiz bu zamanlarda; bu büyük hatalardan, ayıplardan dönülebilinir, verilmemiş sözler için ülkemiz, insanımız ve vicdanlar adına ÖZÜR dilenebilinir mi?