DOLAR 32,2772 % 0.04
EURO 34,6452 % -0.2
GRAM ALTIN 2.400,70 % 0,01
ÇEYREK A. 3.925,14 % 0,02
BITCOIN 62.774,18 -1.444
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 13°

TEMİZLEYEN BİR İŞÇİ, BAŞINDA İKİ AMİR!

Son Güncelleme :

20 Ocak 2021 - 16:52

Gözlem yapmayı seven bir arkadaşım ( Nasip Bey ) yepyeni haberi, daha doğrusu gözlemini bana anlatınca ikimiz de “ Acı acı gülümsedik! “ Aslında hep bildiğimiz, zaman zaman fazlasıyla gördüğümüz şeyler; nasıl ki üreten azaldıysa, çalışan azaldıysa, akıl veren, koltuk kapanlar çoğaldıysa aynı onun gibi bir şey…

 

Sahilde günün erken saatlerinde gerçekleşiyor anlatacağım mizahi bu olay. Bir temizlik işçisinin başında iki kişi sadece sözle değil, el-kol hareketleriyle de temizlik işçisine epey nasihat vermişler. Sözde öğreticiler gittikten sonra arkadaşım temizlik işçisinin yanına gitmiş. Selamını verdikten sonra merak ettiği soruyu sormuş;

 

“ Az önce senin yanında iki kişi vardı; kimdir onlar? “

 

Temizlik işçisi gayet sakin ve saygılı cevap vermiş;

 

“ Birisi kıdemli temizlik işçisi, diğeri de amirimizdi.”

 

Kıdemli temizlik işçisi, sanırım eski zamanlarda ki işçi başları gibi bir şey olmalı. Amir de onlardan sorumlu kişi; yetkili olan. Hani, Bekçi Murtaza’nın dilinden hiçbir zaman düşürmediği amirlerden;

 

“ Görmüşüm kurs, almışım amirlerimden ders; vazife her şeyden üstündür, söyletmem kendime. Kolağası Hasan Bey, benim dayım olur; vazife her şeyden ötsün gelir…”

 

Acaba bizim amirlerimiz, kıdemli işçimiz Bekçi Murtaza’dan, Orhan Kemal’den, Yaşar Kemal’den ne kadar haberdarlar? Kenti olmak buysa bizler kentli olmanın yakınında bile olmadığımızı ifade etmek isterim.

 

İnsanlarımızı sadece “ Ekmek derdine, derin düşüncelere, korkulara, saplantılara itmek! “ Oysa sahili, sokakları, mahalleleri temizleyen TEMİZLİK İŞÇİLERİ, yorgun-argın zamanlarında en azından ayda bir tiyatroya, sinemaya, operaya, konsere gidebilselerdi ne çok şeyle yüzleşirlerdi…

 

Belki de Bekçi Murtaza’nın “ Görev her şeyden üstündür; görmüşüm kurs, almışım amirlerimden ders ve terbiye “ felsefesinin, söz konusu insan olunca bir kenara çekilmesi gerektiği, her insanın mutlu, huzurlu olması için zaman zaman eğitim, öğretim alması gerektiğini de işçilerden önce amirler de anlardı.

 

O zaman, sokağın, sahilin ortasında işçiye, İŞ öğretme merakına, çalımına yenik düşmezlerdi; her şey olması gerektiği yerde verilmeli; geri kalan şey; sahaya çıkan oyuncuların marifetine güvenmekle olur, olacaktır…

 

Sahildeki işçi gözlemini dinlemeden önce bir yazı okumuştum başka amirler; zabıtalar adına. Gerçekten de hep merak ettiğimiz şey; “ Zabıtalar tam olarak ne iş yapar? “ Okuduğu haber altlarında 100 Bin TL’lik arabalarla simitçileri kovalayan zabıtalar haberiydi…

 

Ne yaman çelişki değil mi; birisi nafaka peşinde, diğeri ise en zararsız olan simitçilerin peşinde… Oysa yıllarca kaçak yapılar çığ gibi arttı, çoğaldı. Oysa şehrin araç trafiği tam manasıyla çelişkilerle dolu; araçlar kaldırımlara park etmiş, insanlar da araç yolundan yürüyor; nerede altlarında 100–200 Bin TL araç olan zabıtalar ve onların amirleri?