“Buğday ithal etmek istemiyoruz”

14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla düzenlenen törende konuşan Tekirdağ Ziraat Odası Başkanı İmdat Saygı, kaliteli buğday üretme hedefi taşıdıklarının altını çizerek “buğday ithal etmek istemiyoruz” vurgusu yaptı. Saygı, “Biz çiftçilerin sorunları giderek artmaktadır. Bu girdi maliyetlerine acilen müdahale yapılmadığı takdirde üretmenin imkânsız hale gelmesi kaçınılmazdır.” dedi.

“AMACIMIZ ÜRETMEK VE ÜRETTİĞİMİZİ DE DEĞERİNDE SATABİLMEKTİR”

14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla Atatürk Anıtı’nda çelenk töreni düzenlendi. Törende konuşan Tekirdağ Ziraat Odası Başkanı İmdat Saygı, çiftçinin temel sorunlarını bir kez daha dile getirdi. “Uluslararası Tarım Federasyonları’nın kuruluş günü olan 14 Mayıs yalnız bize değil, kuruluşa üye tüm ülkelerde Dünya Çiftçiler Günü olarak kutlanmaktadır.” Diyerek konuşmasına başlayan Saygı, “Bilindiği gibi ülkelerin; gıda güvenliği, istihdam, kırsal kalkınma, milli gelire katkı, ihracat ve çevre koruma gibi dünyanın her ülkesinde stratejik bir öneme sahiptir. Çiftçiler olarak tarımın ne denli değerli ve önemli olduğunun, kavranmasının uygulanan ekonomik politikalarla ayrıcalıklı bir yere sahip olmasını istiyoruz. Amacımız üretmek ve ürettiğimizi de değerinde satabilmektir. Bu çiftçinin üretmekten başka bir düşüncesi yok. Çiftçimiz her türlü zorluğa, afetlere, yüksek girdi fiyatlarına rağmen üretiyor. Üretimden vazgeçmiyor. Bazen kuraklık, bazen don, bazen hortum, tarım alanlarımızı hayvancılık tesislerimizi ve ürünlerimize büyük zararlar veriyor.” İfadelerini kaydetti.

“ÇİFTÇİMİZİN EMEĞİNE NE KADAR MUHTAÇ OLDUĞUMUZ ORTADADIR”

Üreticinin hevesinin kırılmaması gerektiğini ve ancak bu sayede Türkiye’nin hububat üretiminin karşılanacağını söyleyen Saygı, “Topraklarımızın en önemli ürünün buğday, ayçiçeği ve arpa olduğunu, milyonlarca çiftçinin geçim kaynağı olduğunu belirtmek isterim. Kaliteli buğday üreteceğiz. Hedefimiz; kaliteli buğday üretmek, üretimi 30 bin tona çıkarmaktır. Artık buğday ithal etmek istemiyoruz. Bunun için kaliteli ve sertifikalı tohuma ucuz fiyattan ulaşmalı, ucuz gübre ve ucuz mazot kullanmalıyız. Ürün fiyatlarında da alın terinin karşılığını alacak düzeyde olmalıdır. Takdir edersiniz ki; tohumdan ilaca ve gübreye neredeyse yüzde 50 ila yüzde 100 oranında artışlarla üretim sezonuna girerken, geçen hafta yüzde 29 artışla açıklanmış olan buğday taban fiyatının ve girdilerin artış oranındaki karşılaştırmayı sizlerin takdirine bırakıyorum. Biz üreticimizin, üretme hevesini kırmazsak, üreticimiz tarlasında kalacak ve ülkemizin ihtiyacı olan hububat üretimini karşılayacaktır.” Açıklamasında bulundu.

“ÜRETMENİN İMKÂNSIZ HALE GELMESİ KAÇINILMAZDIR”

“Bugün bütün dünyayı etkisi altına alan küresel ısınmaya bağlı, kuraklık, iklim değişiklikleri ve ekonomik krizler göz önüne alındığında zor şartlar altında alın teri döken çiftçimizin emeğine ne kadar muhtaç olduğumuz ortadadır.” Şeklinde konuşan Saygı, “Ekmekten sebze ve meyveye kadar bütün gıdalar soframıza çiftçimizin alın teri sonucu ulaşmaktadır. Ancak buna rağmen biz çiftçilerin sorunları giderek artmaktadır. Bu girdi maliyetlerine acilen müdahale yapılmadığı takdirde üretmenin imkânsız hale gelmesi kaçınılmazdır. Çok şükür ki bu yıl bölgemizde buğday ve kanola ürünlerinin, odamız tarım danışmanlarının köylerimizde yapmış oldukları tarla kontrollerinde gelişlerinin iyi olduğu görülmektedir. Umudumuz hasat dönemine geçene kadar bu seyrin böyle devam etmesi ve üreticilerimizin en azından verim olarak emeklerinin karşılığını almasıdır. Ülke ekonomisinin kalkınmasında büyük emekleri olan bütün çiftçi örgütlerinin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü’nün şahsım ve yönetim kurulu adına kutluyorum.” Sözlerini dile getirdi.

Habertrak/Özlem İnan