KİM KÖR?

[responsivevoice_button voice=”Turkish Female” buttontext=”Oku”]

Engelli bireylerin sosyal hayattan kopmadan bağımsız olarak yürüyebilmeleri adına tasarlanan ve “hissedilebilir zemin” olarak adlandırılan sarı renkli yürüyüş yolu, Tekirdağ sahilinde işletmeler tarafından adeta işgal ediliyor.

Görme engellilerin kaldırımda, sokak ve caddelerde daha güvenli yürüyebilmeleri için şehir merkezinin çeşitli bölgelerine yerleştirilen hissedilebilir zeminler, işletmeler tarafından kapatılıyor. Bir işletme görme engelliler için yerleştirilen zemini, dekor malzemeleri ile kapatırken bir diğeri ise bu zemini masa ve sandalye ile işgal ediyor.

“KİMSENİN UMRUNDA BİLE DEĞİL”

Birçok vatandaşın şikâyet ettiği bu manzaraya karşı yetkililerin önlem alması gerektiğine dikkat çeken Süleymanpaşa Engelsiz Yaşam Derneği Başkanı Şerife Türüdü, “Engelli bireyler olarak bizim zaten alanlarımız çok kısıtlı. Bu tarz duyarsız davranışlar, bizi daha da zor durumda bırakıyor. Bakıyoruz şimdi işletmeler gelip oraya dekor yapmışlar. Görme engelli bireyler nereden geçecek, ne yapacak? Bunu kimse düşünmüyor. Kimsenin umurunda bile değil.” Değerlendirmesinde bulundu.

“KALDIRIM İŞGALİ DE SON BULSUN”

Vatandaşların engelli bireylere karşı daha duyarlı davranmaları gerektiğine vurgu yapan Türüdü, “Yalnızca görme engelliler için de bedensel engeller için de birçok yanlış karşımıza çıkıyor. Kaldırımlara park edilen araçlar da bunlardan biridir. Artık şikâyet bile etmiyorum. Çünkü kimse ilgilenmiyor. Caydırıcı bir cezası bile yok. Zabıta polise yönlendiriyor. Polis zabıtaya yönlendiriyor. Onlar müdahale edene kadar kimseye derdini anlatamıyorsun. Ben Altınova yolundan geliyorum merkeze. Yeni adliye binası yapıldı ve yanına üç sıra boyunca araçlar park ediliyor. Kaldırımlara tekerlekli sandalyeler ile inip binmek mümkün bile değil. Binsem inemem zaten.” Diye konuştu.

“SAYGI VE EMPATİ DUYGUSUNA İHTİYACIMIZ VAR”

“Toplum çok duyarsız. Bazı kanunlar çok güzel ama uygulamada ve ceza almada yetersizlikler var.” eleştirisinde bulunan Türüdü, sözlerini şöyle noktaladı: “Bu olay şuna benziyor; kadını anlamak için kadın olmak mı gerekir? Erkeği anlamak için erkek mi olmak gerekir? Bunu o kadar çok şeyle kıyaslayabiliriz ki. İllaki birine bir şey mi olması gerekiyor. Yalnızca saygı ve empati duygusuna ihtiyacımız var. Herkes nasıl kendi haklarına saygı duyulmasını istiyorsa, engelli bireylerin haklarına da saygı duyulmalı. Çok özel bir şey değil ki. Ben her yerde dile getiriyorum; şimdi bizim yapılmasını istediğimiz şeyler ileride sizin de işinize yarayacak ve ihtiyacınız olacak şeylerdir. Tekirdağ yaşlanıyor, doğum oranları azalıyor. Bunlar artık ortak sorunlarımız ve problemlerimiz.”

Habertrak/Özlem İnan