DOLAR 32,2532 % -0.08
EURO 35,1361 % 0.05
GRAM ALTIN 2.467,59 % 0,06
ÇEYREK A. 4.034,51 % 0,06
BITCOIN 65.278,20 -1.085
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava 12°

TEKİRDAĞ’IN YAMAN HALLERİ–413

Son Güncelleme :

05 Kasım 2018 - 11:35

DOKTORLAR BİR ÇİÇEKTİR

————————————-

 

Devlet Hastanesi Tekirdağ’ımızın eski hastanelerinden birisidir. Havlusunda bulunan görkemli çınarlar, köknarlar buraya ayrı bir ilahi güzellik katıyor. Ne zaman gitmiş olsam, köknarın veya çınarın ulu gövdesinin altında, çocukluğumun huzuru içinde yazarlığımın içgüdülerinin tetiklendiğine tanıklık ediyorum.

 

Yazı hayatı böyle bir şey; bilinciniz her daim, sizin birkaç adım ötenizde; yerken, içerken, otururken, başkalarıyla konuşurken; her daim bir çiçeğin nektarının peşinde koşan bal arıları gibidir; boş durmaz, kanat ve kalp çırpar; yeni bir doğum anına şahitlik yapacakların heyecanı içinde…

 

Doktorlar çiçektir çiçek olmasına da; iyi bakılmadığı vakitler çiçekler nasıl solar, kurursa; doktorlarımızı da hoşluk, huzur içinde yaşatamıyoruz… En çok yıpranan mesleklerin başında doktorlar; sağlık çalışanları, emniyet görevlileri ve öğretmenlerimiz geliyor.

 

Bu meslekler, diğer mesleklerden daha kutsaldır anlamıyla, diğerlerini yok saymak yerine; bu mesleği yapan insanların, direk insanla, insanın yazgısını, gününü, geleceğini nasıl da etkileyeceğini bir kez daha hatırlatmak isterim.

 

Doktorlarımız neredeyse her gün gündeme geliyor. Ama nasıl? Ölüm, tartaklanma, hakaretlerle…

 

Doktorlarımız bir çiçektir; nektarları olan, bilgi ve ellerinden ölümcül hastalıkların şifası bulunacak kadar değerli çiçekler… Nasıl ki arılar; yani işçi arılar her sabah, gün ile birlikte nektar aramaya gidiyorsa, Devlet Hastanesinin Birinci Kısmının hastaları da, işçi arılar gibi her sabah; neredeyse şafak vakti, nektara koşan arılar gibi hastaneye; hastanelere koşuyorlar…

 

İşçi arıların kanat çırpışlarını nasıl gözle göremiyorsak, kalp atışlarımız da işçi arıların çırpınışı içinde koşarız yaşlı çınarların olduğu devlet hastanemize.

 

Bu sabah, kuşların susma vaktine denk bir zamanda; hasta yakınları ve kayıt memurları diğer ağaçların altında çaylarını içer, şamatalarını kuşların yerine yaparken yazmaya başladım yazımı.

 

Bir yazı; düşüncelerimizi aktarma ışığı yakmaya görsün; eksik kalan boşluğa, insana, insanımıza yönelik bir konuysa konumuz; en az işçi arılar kadar coşmuştur sizin de nöronlarınız.

 

İşçi bal arılarını çiçeksiz düşünemezsiniz. Çiçeklerin nektarlarıdır arıları ve doğayı yaşatan şey… Çiçeklerin, meyvelerin, ağaçların döllenmesinin en güzel yardımcıları; tıpkı hastanelerin doktorları, sağlık çalışanları gibidir nektar dağıtan çiçekler; döngünün en güzel yaşamsal trafiğinin vazgeçilmez canları; canlıları; hoş kokulu çiçekleri…

 

TEKİRDAĞ İNSANI, YÜRÜYÜŞ YOLLARINA SUSAMIŞ

——————————————————————

 

Neredeyse beş yıldan bu yana şehrimin değişen sahil şeridi; birkaç km. yürüyüş ve bisiklet yolları bile; kente kazandırdığı heyecan, hareket ortadayken, daha fazlasını istemek; bu şehir insanın en doğal hakkıdır.

 

Gelişen dünya; sadece ilmi ve bilimi ile değil, sanatı ve yaşam yerlerinin değişimi ile öne çıkıyor. Doğal hayatla iç içe olmanın insanın ruhuna, huzuruna, neşe kattığı gün gibi ortadayken; şehir insanımızın daha fazla dışarı çıkması, daha fazla kentli nimetlerinden faydalanması gerekiyor.

 

İki tane atıl durumda olan limanımız var. Sadece olta balıkçılığı adına değil; yürüyüş, gezinti, eğlence amaçla kullanılması gerekiyorken, ikisi de öylesine bekliyor. Ne bitmez cezadır bu ceza! Diye söyleniyor sevgili halkım.

 

Yelken Kulüp ve yanında bulunan lokanta; sanki sınır kapısı gibi; şehrimizin yürüyüş, bisiklet yolunu olduğu gibi kesiyor. Altınova’ya uzanacak yol; ne yürüyüşçülere, ne de bisiklet sürücülerine uygun; güvenli değil.

 

Şehir; insanımız artık kabuğuna sığmıyor. Acilen yürüyüş, bisiklet yollarının yanında doğaya verilecek zarara azaltmak adına belli yerlerde kamp merkezleri açılmalı. Uçmakdere, Gaziköy, Hoşköy; harika denizi, sahil boyu varken; yürüyüş bantlarının, yollarının olmayışı; bu denize ne çok yakın olduğu halde insanlarımızın ne çok uzak kaldığını görmeniz mümkündür.