DOLAR 32,4504 % -0.15
EURO 34,8290 % -0.66
GRAM ALTIN 2.438,67 % 0,10
ÇEYREK A. 3.987,23 % 0,10
BITCOIN 63.643,36 0.707
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava

ÇAY- SİMİT HESABI TUTMADI

AÇLIK SINIRI 16 BİN TL’YE DAYANDI

 

HER İKİ KİŞİDEN BİRİ ASGARİ ÜCRET ALIYOR

 

4 KİŞİLİK BİR AİLENİN ÇAY SİMİT PARASI 7 BİN 500 TL

KESK MYK üyesi Zeynep Korkmaz, Tüm Bel Sen MYK üyesi Zeynep Sarıkaya, Eğitim Sen MYK üyesi Ahmet Karaağaç, Tarım Orkam Sen Genel Başkanı Serap Baysal, Habersen MYK üyesi Gülseren Gündoğdu, Tekirdağ’a gelerek Eğitim Sen Tekirdağ Şubesi’nde KESK üyesi sendika temsilcileri ile birlikte basın açıklamasında bulundular.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) bütçe görüşmeleri devam ederken, KESK üyeleri yoksullaştırma ve güvencesizleştirmeye karşı mücadele çağrısını Tekirdağ’dan yaptı.
İktidarın çay- simit hesabının tutmadığını ifade eden KESK MYK üyesi Zeynep Korkmaz, yaptığı açıklamada; “Çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığımız gerçek hayat pahalılığı ise TÜİK enflasyonunu katlıyor. Öyle ki bir bardak çay 10 TL, bir simit 10 TL. 4 kişilik bir aile üç öğün kişi başına bir çay bir simit tüketse bile aylık 7 bin 200 TL ediyor.  Buna rağmen ülkede milyonlarca emekli 7 bin 500 TL’ye, çalışanların yarısı ise 11 bin 402 TL’lik asgari ücrete mahkûm edilmiş durumda. 4 kişilik bir ailede tüm fertler asgari ücretle çalışsa bile yoksulluk sınırına ulaşamıyor.” diye konuştu.

“İŞSİZLERİN SAYISI 9 MİLYONA YAKLAŞTI”

Mevcut iktidar ülkenin gündemini değiştirmek için elinden geleni yaptığını dile getiren KESK MYK üyesi Zeynep Korkmaz; Bir gün anayasa değişikliği tartışmaları ile uyanıyoruz. Ertesi gün 50+1 tartışmaları ile. Ancak iktidarın suni gündem yaratma çabalarına ve çizdiği pembe tablolara rağmen emeği ile geçim mücadelesi veren herkesin temel gündemi artan yoksulluk, işsizlik, güvencesizlik olmaya devam ediyor. Çünkü: İşsizlik kronik hale geldi. İşsizlerin sayısı 9 milyona yaklaştı. Neredeyse her evde bir işsiz var. İşsizlik en çok kadınları ve gençleri vuruyor. Her 5 gençten biri, her 3 kadından biri işsiz. Şanslı olup, çalışacak bir işi olanlardan ise açlık sınırı altındaki bir asgari ücrete kölece çalışması bekleniyor. Çalışan her iki kişiden biri asgari ücret alıyor. Diğerinin ücreti-maaşı ise asgari ücrete her yıl daha fazla yaklaşıyor. Açlık sınırı 16 bin TL’ye, yoksulluk sınırı 49 bin TL’ye dayandı. 85 milyonluk nüfusun 80 milyonu yoksulluk sınırı, 50 milyonu açlık sınırı altında bir yaşam savaşı veriyor. Ülkeyi OECD ülkeleri içinde resmi enflasyonu en yüksek ülke durumuna getirdiler. Tüm dünyada gıda enflasyonu düşerken bizde artmaya devam ediyor. OECD ortalaması yüzde 8 iken biz %72 ile bunun tam 9 katı gıda enflasyonu yaşıyoruz.” şeklinde konuştu.

“EN TEMEL İHTİYAÇLARIMIZI KARŞILAMAK İÇİN BORÇLANIYORUZ”İktidarın çay- simit hesabına değinen KESK MYK üyesi Zeynep Korkmaz; “Çarşıda, pazarda, mutfakta yaşadığımız gerçek hayat pahalılığı ise TÜİK enflasyonunu katlıyor. Öyle ki bir bardak çay 10 TL, bir simit 10 TL. Dört kişilik bir aile üç öğün kişi başına bir çay bir simit tüketse bile aylık 7 bin 200 TL ediyor.  Buna rağmen ülkede milyonlarca emekli 7 bin 500 TL’ye, çalışanların yarısı ise 11 bin 402 TL’lik asgari ücrete mahkûm edilmiş durumda. 4 kişilik bir ailede tüm fertler asgari ücretle çalışsa bile yoksulluk sınırına ulaşamıyor. Ortalama kamu emekçisi maaşı ise bugün net 8.077 TL olan, “ilave seyyanen ödenek” oyununa rağmen ancak yoksulluk sınırının yarısına ulaşıyor. En düşük ev kirası bile asgari ücreti aşıyor. Dolayısıyla aldığımız ücretle-maaşla ayın sonunu getiremiyoruz. En temel ihtiyaçlarımızı karşılamak için borçlanıyoruz. Bu yüzden halkın kredi kartı borçları geçen yıla göre iki buçuk kat arttı. Bugün her 100 kişiden 12’si borcunu ödeyemediği için yasal takipte. İşte bu ağır koşullarda, kışın kapıya dayandığı, doğalgaz, elektrik faturası kâbusumuz yeniden başladığı bugünlerde hepimizin geleceğini yakından ilgilendiren bütçe görüşmeleri yaklaşık 1 aydır devam ediyor.  Bütçe Görüşmeleri TBMM’de 26 Ekim tarihinden itibaren komisyon çalışmaları ile başladı. Bütçe kanun teklifinin TBMM Genel Kurul aşaması ise 11 Aralık’ta başlayıp 22 Aralık ‘ta sona erecek.” İfadelerini kaydetti.

“TÜM KREDİLERİN FAİZ ORANLARINI FAHİŞ ORANLARDA ARTTIRDILAR”

Yoksulluğun her geçen gün arttığını söyleyen KESK MYK üyesi Zeynep Korkmaz; “Konuşmama başlarken ülkede tüm emekçi kesimlerin, dar gelirli halkın içine itildiği derin yoksulluk tablosunu özetlemeye çalıştım. Ne yazık ki mevcut iktidar bu tabloya rağmen halkın %99’u yerine faizden, ranttan, hazine garantilerinden beslenen %1’lik mutlu azınlığın çıkarlarını temel almaya devam ediyor. Alın teri ile yaşam savaşı veren tüm kesimlerin, yoksullaştırılmış halkın elinde kalan son haklara da göz koyan bir saldırı dalgası ile karşı karşıyayız. Bu saldırı dalgası için seçimden hemen sonra düğmeye bastılar. Daha bir yıl önce edilen ”Bu kardeşiniz bu görevde olduğu sürece, faiz her geçen gün, her geçen hafta, her geçen ay inmeye devam edecek” sözlerini seçimleri kazanır kazanmaz unuttular. Nas söylemini rafa kaldırdılar. KDV’yi ÖTV’yi, harçları, tüm kredilerin faiz oranlarını fahiş oranlarda arttırdılar.  Motorlu Taşıtlar Vergisini (MTV) iki kez aldılar. Ardından 1 Trilyon 120 milyarlık ek bütçenin de tüm yükünü vergilerle yine bize yıktılar. “Enflasyonu düşürmek için tüketimi kısmamız, tasarrufu arttırmamız şart” dediler. Ama ne uçaklarından, makam arabalarından ne de lüks saray harcamalarından, üç dört yerden aldıkları maaşlarından vazgeçmediler. Ama okul öncesi eğitimdeki yüz binlerce öğrencinin 1 öğün ücretsiz yemeğini bile kestiler.” İfadelerini kullandı.

“KIDEM TAZMİNATINI ORTADAN KALDIRILMAK İSTİYORLAR”

Kıdem tazminatını ortadan kaldırılmak istendiğini ifade eden KESK MYK üyesi Zeynep Korkmaz; Saldırı dalgası bugün Orta Vadeli Program, Kalkınma Planı ve bütçe kanun teklifinden oluşan Bermuda Şeytan Üçgeni ile sürüyor. Bu Bermuda Şeytan Üçgeni ile: Ücretlerimizi-maaşlarımızı gerçekleşen enflasyona göre değil, hedeflenen enflasyona göre artırmayı, böylece enflasyon farkı ödemesini kaldırmayı hedefliyorlar. Emekli olma yaşını yükseltmek, emekli aylıklarını daha da düşürmek istiyorlar. Sosyal harcamalara, eğitim ve sağlık başta olmak üzere kamu hizmetlerine yapılan harcamaları daha da kısmayı, özelleştirmeleri tüm hızlıya sürdürmeyi hedefliyorlar. ‘Vergi reformu’ adı altında çalışanlara ve halka daha çok vergi, ‘esnek çalışma’ adı altında daha çok sömürü dayatmak, kıdem tazminatını ortadan kaldırılmak istiyorlar. Kısacası eski dedikleri modelde cebimize giren, ücretlerimizi buharlaştıran el yeni dedikleri ekonomik modelde bugün boğazımıza sarılmaya çalışıyor.  Bizler TBMM’de görüşülen bütçe kanun teklifini iktidarın “yeni” dediği ekonomik modelin bugün boğamıza sarılmaya çalışan eli olarak tanımlıyoruz. Çünkü 2024 bütçesinde tüm vergi yükü gelmiş geçmiş tüm bütçelerden daha ağır bir şekilde bize, emekçi sınıflara, halka yıkılmak isteniyor. Nitekim bütçe teklifine göre önümüzdeki yıl devletin her 100 TL’lik giderinin 89 TL’si vergilerden karşılanacak. Merkez Bankası 22 gün önce 2024 için enflasyon tahminini %36’ya çıkardı. Milyonlarca kamu emekçisine 2024 yılı için hedeflenen enflasyon oranın 11 puan altında maaş artışı dayatıldı. Ama bütçe kanun teklifi ile toplanacak vergiler geçen yıla göre tam %132 artırılıyor. ÖTV %175, büyük bölümü bizim maaşlarımızdan-ücretlerimizden kaynakta kesilen Gelir Vergisi %140, KDV %120, Damga Vergisi %160, Şans Oyunları Vergisi tam %320 artırılıyor.” şeklinde konuştu. Basın açıklamasına Eğitim Sen Tekirdağ Şube Başkanı Oktay Özçelik başta olmak üzere KESK üyesi sendikaların Tekirdağ temsilcileri katıldı. Habertrak/Serhat Yeşilipek

 

AÇLIK SINIRI 16 BİN TL’YE DAYANDI   HER İKİ KİŞİDEN BİRİ ASGARİ ÜCRET ALIYOR   4 KİŞİLİK BİR AİLENİN ÇAY SİMİT PARASI 7 BİN 500 TL KESK MYK üyesi Zeynep Korkmaz, Tüm Bel Sen MYK üyesi Zeynep Sarıkaya, Eğitim Sen MYK üyesi Ahmet Karaağaç, Tarım Orkam Sen Genel Başkanı Serap Baysal, Habersen MYK üyesi Gülseren […]

29 Kasım 2023 - 14:41