Her on bir kişiden biri diyabet hastası

Diyabet hastalığının Türk sağlık sistemine toplam maliyetinin 2012 yılında elde edilen verilere göre; 10 milyar TL olduğunu belirten NKÜ Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim dalı Başkanı Doç. Dr. Sayid Zuhur, “Gelişen teknoloji ve modern tedavi metotlarına rağmen dünyada her 6 saniyede 1 kişi diyabet nedeniyle hayatını kaybediyor” dedi.

Uluslararası diyabet federasyonunun verilerine göre 2017 yılında dünya da 425 milyon diyabetli erişkin hasta varken 2045 yılında bu rakam 629 milyona yükseleceği tahmin ediliyor.

Dünya Diyabet günü kapsamında Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim Dalı ve Sağlık meslek Yüksek Okulu iş birliğiyle NKÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi Konferans salonunda düzenledikleri ‘Diyabet Farkındalık Sempozyumu-2’nun başarılıyla gerçekleştirildi.

Sempozyum ile ilgili açıklamada bulunan NKÜ Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Endokrinoloji ve Metabolizma Bilim dalı Başkanı Doç Dr Sayid Zuhur, Diyabet Farkındalık Sempozyumu-2 ‘’Diyabetin kronik komplikasyonları’’ temalı sempozyumda önemli konuların ele alındığını söyledi.

“DİYABET İÇİN 727 MİLYAR DOLAR HARCANMIŞTIR”

Her iki diyabetliden birinin hastalığın farkında olmadığını söyleyen Zuhur, ‘’Küresel sağlık bütçesinin %12’si diyabet için harcanmaktadır. 2017 yılında global olarak diyabet için 727 milyar dolar harcanmıştır. Bu meblağın 2045 yılında 900 milyar doların üzerine çıkacağı tahmin edilmektedir. Buna ek olarak, SGK’nın diyabet konusundaki bir raporuna göre tip 1 ve tip 2 diyabetin Türk sağlık sistemine toplam maliyeti 2012 yılında yaklaşık olarak 10 milyar TL iken bu rakam SGK’nın toplam sağlık harcamasının yaklaşık %23’ünü oluşturmaktadır’’dedi.

“DİYABET NEDENİYLE 30 SANİYEDE BİR KİŞİ BACAĞINI KAYBEDİYOR”

Gelişen teknoloji ve modern tedavi metotlarına rağmen halen dünyada her 6 saniye de bir kişinin diyabet nedeniyle hayatını kaybetmekte olduğunu ifade eden Zuhur, aynı şekilde dünyada her 30 saniyede bir kişinin de diyabet nedeniyle bacağını kaybettiğine vurgu yaptı. Bunun sebebinin ise diyabet komplikasyonları olduğuna işaret eden Zuhur, Diyabet makrovasküler denilen vücuttaki büyük damarlar ve mikrovasküler denilen göz ve böbrekleri besleyen küçük damarlarda hasara sebep olduğunu ifade etti. Bu şekilde kalp krizi, inme, bacak atar damarlarında tıkanıklık, göz, böbrek ve tüm vücuttaki sinir sistemine hasara sebebiyet verdiğine dikkat çeken Zuhur, Diyabet komplikasyonlarının bu kadar sık olmasının nedeninin ise bu komplikasyonların çok geç fark edilmesi ve yeterli tedavi edilmemesinden kaynaklandığını belirtti.

“DİYABET EGZERSİZ VE SAĞLIKLI BESLENMEYLE ENGELLENEBİLİR”

Diyabet hastalığının erken tanı tedavi ve egzersiz gibi yaşam tarzı değişiklikleriyle engellenebileceğini işaret eden Zuhur,  “Ne yazık ki bilinenin aksine Türkiye başta olmak üzere tüm dünya da diyabet için ayrılan bütçenin sadece %12’si diyabet ilaçları için harcanırken geri kalan kısmı diyabet komplikasyonlarının tedavisi için harcanmaktadır. Peki, bu komplikasyonlardan korunma mümkün mü sorusunun cevabına gelince ‘evet tamamı değilse bile önemli bir kısmını engelleyebiliriz.’  Her şeyden önce tüm diyabet hastalarının %90’lık kısmını oluşturan diyabet tipi tip-2 diyabettir ve tip-2 diyabet gelişimi insanların %50 kadarında egzersiz ve sağlıklı beslenme ile engellenebilir. İkincisi diyabet açısından risk altında olan bireylerin uygun metotlarla taranması ve olabildiğince erken dönemde yaşam tarzı değişikliği ve basit tedavi yöntemleriyle tedaviye başlanmasıdır. Üçüncüsü hastalığın tanısının konmasından itibaren komplikasyonlar açısından hastaların taranması ve dördüncüsü hastaların komplikasyonlar hakkında detaylı olarak bilgilendirilmeleri amacıyla eğitim verilmesi ve tedavi alan hastaları sık aralıklarla kan şekeri kontrolü bakımından izlenmesi gibi önlemler alınırsa bu komplikasyonların önemli bir kısmı engellenebilir. Düzenlediğimiz sempozyumun ana amacı özellikle tıp ve hemşirelik öğrencilerinin başta olmak üzere sağlık profesyonellerin diyabet komplikasyonları konusunda bilgilendirilmesidir’’

 Habertrak/Özlem İnan