DOLAR 32,2091 % 0.01
EURO 35,0512 % 0.1
GRAM ALTIN 2.528,53 % 1,11
ÇEYREK A. 4.134,15 % 1,11
BITCOIN 66.685,53 -0.482
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava

CİNSİYET KOTASI

Son Güncelleme :

20 Temmuz 2023 - 11:54

CİNSİYET KOTASI

 

Siyasi partilerde cinsiyet kotası, gençlik kotası gibi uygulamalar adil mi?

Türkiye Büyük Millet Meclisinde kadın milletvekili oranı yüzde 20.

Bu oran adil mi?

Bu yazıda kotalarla ilgili bazı araştırmalardan bahsedeceğim.

CİNSİYET KOTASI GEREKLİ Mİ?

Özellikle kadınlar düşünülerek, böyle kotalar konulması anlamsız.

Her toplumsal yapıda, kadınların oranı, doğal olarak % 50 olmalı.

Kotalar, esas nedeni çözmüyor, sadece görüntüyü düzeltiyor.

Önce eğitim ve fırsat eşitliği geliyor.

Örneğin, ABD’de kotalardan yararlanarak tıp fakültelerine giren bazı öğrenciler başarılı olamıyormuş (1).

İyi eğitimli, deneyimli kadınlar, politikada % 50 oranını nasıl olsa bulur.

Kadınların güçlenmesi ve eşitliği ile ilgili Birleşmiş Milletler Kadın Örgütü (UNWomen) tarafından yayınlanmış, yapılacak işleri anlatan, 16 sayfalık bir raporda (2), kotayı çağrıştıran sadece iki cümle var:

“Tüm düzeylerde ve tüm iş alanlarında karar alma mekanizmaları ve yönetim kademelerinde yeterli kadın katılımının % 30 veya daha fazla olmasını sağlayın.”

“Yeterli sayıda kadın – %30 veya üzeri– istihdam ediliyor ve mülakata alınıyor mu? Mülakat jürilerinde yeterli sayıda kadın var mı?”

Sırf kotayı tutturmak için liyakat ilkesi çiğnenmemeli.

Feminizm hareketinin dorukta olduğu yıllarda, bazı kadınlar, erkeklerin nezaketen kapıyı tutup, onları önden buyur etmelerine bile tepki gösteriyorlardı.

Sanırım, bu feministler şimdi  “Kota da ne demekmiş? Kabul etmiyoruz” diyordur.

Bir zamanlar akademide kadın oranı, Türkiye’de, Avrupa ülkelerinden daha yüksekti.

Uzun yıllar Avrupa’da kadınların akademiye kabulü kolay olmamış.

Bu konuda Emmy Noether’in hikayesi ilginçtir.

Emmy Noether (1882-1935 ), “Noether Teoremi” ile ünlü olan, soyut cebir alanında çalışmış bir matematikçi.

Bayan Noether 1915 yılında, Göttingen Üniversitesi’ne doçent olmak üzere davet edilmiş.

Fakat bazı öğretim üyeleri, Bayan Noether’in kabul edilmesine, kadın olduğu için karşı çıkıyormuş.

Daveti yapan David Hilbert, bu grubu, “Beyler, burası üniversite, hamam değil!” diyerek susturmuş.

İş dünyasında ve politikada bu sorun devam ediyor.

2013’te, Almanya’da, SPD üyesi bir kadın adayın seçim toplantısını izlemiştim.

Konuşmanın ana konusu kadın ve erkekler arasındaki ücret ve fırsat eşitsizliği idi.

Konuşmacının gösterdiği bir karikatürü hatırlıyorum.

Karikatürün birinci karesinde, bir gökdelende, büyük bir masanın iki yanında, üst düzey yönetici olduğu anlaşılan iki adam görülüyordu.

Adamlardan biri, diğerine, “Yönetim katında hiç kadın yok” diyordu.

İkinci adam “ Fatma hanım var ya “ diye cevap veriyordu.

Sonra gelen ikinci karede, yerleri temizleyen bir kadın görülüyordu.

Cinsiyet kotaları, yöneticileri bir kere daha düşünmeye zorlayabilir.

Cumhuriyet Halk Partisinin cinsiyet kotası % 33.

Cinsiyet kotası, parti organlarında, kadın veya erkek oranı % 67’yi geçemez anlamına da geliyor.

 

CİNSİYET KOTALARININ YARARLARI NELER?

Science dergisinde yayınlanan bir araştırmada (3), matematik soruları çözme yarışmasına katılan, eşit sayıda kadın ve erkekten oluşan gruplar gözlenmiş.

Bazı gruplara, performansı ne olursa olsun, muhakkak bir kadının kazandırılacağı söylenmiş.

Yani bir kadın kotası uygulanmış.

Kota konan gruplarda kadın katılımcılar daha çok gayret göstermiş.

Başka bir araştırmada, iş ilanlarında “ Yüzde  40 kadın kotasını doldurmak istiyoruz” gibi bir ifadenin kadın başvuru sayısını etkilemediği, fakat “Aynı nitelikteki adaylar arasından kadınlar tercih edilecektir” gibi bir ifadenin kadın başvurularını arttırdığı gözlenmiş.

Kotalar, kadınların kazanma ümidini ve gayretini kamçılıyor.

Kadınlar, kotalara rağmen, kendi güçlerini ortaya koymaya çalışıyorlar.

Kazananlar, rol modeli olup, katılımın artmasına yardımcı oluyor.

 

CİNSİYET KOTALARININ NE GİBİ İSTENMEYEN ETKİLERİ OLABİLİR?

Bir araştırmada, çeşitli projeler  üzerinde çalışan gruplara lider olarak aynı yetenekte kadınlar atanmış.

Fakat, grup elemanlarına, bazı kadınların yetenekleriyle, bazılarının ise kotalardan yararlanarak bu pozisyona geldikleri bildirilmiş.

Grup elemanları, çalışmaların sonunda yapılan performans değerlendirmesinde, kota ile gelmiş olduğu söylenen kadınlara daha düşük notlar vermiş.

Yine bir araştırmada cinsiyet kotası ile gelmiş kişilerin olduğu gruplarda işbirliğinin düştüğü gözlenmiş (4).

Kotalarla gelen kişiler saygı uyandıramıyor, takım üyelerinin birlikte çalışma isteği zayıflıyor.

 

SONUÇ

Cinsiyet kotası koymak işin kolayına kaçmak.

UNWomen raporuna göre kadınları güçlendirmek için atılması gereken çok adım var.

Cinsiyet kotaları, hala aşılamamış davranış kalıplarını biraz zorlayabilir.

Kotaların istenmeyen yan etkileri çeşitli şekillerde çözülebilir.

Örneğin, seçim kararlarının yalnızca cinsiyete dayalı olmadığı, aynı zamanda liyakatin de dikkate alındığı ilan edilebilir.

“Erkek adaylarla eşit niteliklere sahip kadın adaylara öncelik verilecektir” şeklinde ifadeler kullanılabilir (5).

 

(1)https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC1120616/ (2)https://www.unwomen.org/sites/default/files/Headquarters/Attachments/Sections/Library/Publications/2011/10/WomensEmpowermentPrinciples-tr%20pdf.pdf

(3) https://www.science.org/doi/10.1126/science.1211180

(4) https://www.in-mind.org/article/what-are-the-positive-and-negative-side-effects-of-gender-quotas

(5) https://eur-lex.europa.eu/legal-content/EN/TXT/?uri=CELEX%3A52012PC0614