TRAK MEDENİYETİ GÜN YÜZÜNE ÇIKACAK

[responsivevoice_button voice=”Turkish Female” buttontext=”Oku”]

 

Neredeyse 20 yıldır kazıların devam ettiği Hera’nın Şehri ( Heraıon Teıkhos) kazıları Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof.Dr. Neşe Atik yapmış olduğu Trak Medeniyeti çalışmaları iki ay süren kazılardan sonra sona erdi.

 

Kültür ve Turizm Bakanlığının denetimi ve önderliğinde Tekirdağ Büyük Şehir Belediyesi Başkanlığının yapmış olduğu yardımlarla değerli buluntular, tespitler kısıtlı imkânlar nedeniyle sona erdi.

 

Tekirdağ için ciddi bir tanıtım olanağı olan antik Trak Medeniyeti kazıları, imkânlar biraz daha fazlalaşsa çok daha ilerleme sağlanacağı gibi, antik dünya ile günümüz arasında bağ kurulacak birçok buluntuya kavuşacağız. Müzemizin zenginleşeceği gibi buranın ülke ve dünya turizmine açılmasıyla çok önemli bir hareketin de başlayacağını düşünüyorum.

 

Anladığım odur ki, burası çok eski ve gelişmiş uygarlıkların yaşam yerlerinden birisidir. Kazı alanının geçmişi şimdiki buluntulara göre günümüzden 3 Bin yıl öte uzanıyor. Bir tapınak, bir sağlık merkezi olma ihtimali var. Profr. Dr.Neşe Atik bu davaya o kadar inanmış ki, imkânlar el verse, gece-gündüz, yaz-kış hiç durmadan yol almak istiyor. İdealizm; mesleğini ve ülkesini sevmek böyle bir şey; kalp ve ruh ile birlikte bir başlangıç yapılmaya görsün; heyecan, coşku hız kesmeden devam eder…

 

Ülkemizin tarihi alanlarının sayısı; yüzleri; hatta binleri buluyor. Gereken destek sağlandığı takdirde bu alanda; arkeoloji kazı yapacak arkeolog ve yardımcıların istihdamı, bu alanda çalışacak işçilerde düşünüldüğü zaman ciddi bir rakam ve ülke turizmi adına tüm zamanlara yayılacak antik objeler, nesneler ve öyküler gün yüzüne çıkabilir…

 

Tekirdağ’ın ve Trakya’nın önemli bir kazı alanı olan Hera’nın Şehri (Heraıon Teıkhos) anlamına gelen bu yerin bir kısmı koruma altında, yolun diğer tarafında kalan kısmı ise henüz koruma altına alınamadı. Etrafının çevrilmesi ve kaçak kazı yapanlardan gözümüz gibi korumamız gereken açıkta kalan alan daha şimdiden kaçak kazıcılar tarafından delik deşik edilmeye başlandı.

 

Ülkemiz ve şehrimiz için bu kadar önemli olan bu saha; Kültür ve Turizm Bakanlığının bütçesinin yeterli olmaması nedeniyle bir türlü hazlı bir çalışma projesi haline getirilemedi.2019 yılı için, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’nin yapmış olduğu yardım gelmeseydi bu kazı çalışması da gelecek veya daha öteki yıllara bırakılacaktı.

 

Kültür ve Turizm Bakanlığını ve Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzü daha duyarlı olmaya çağırmamız hiç de yanlış olmaz! Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Başkanlığını da, bu konuya daha da büyük önem vermeye davet etmeyi şehrimiz ve ülkemiz adına borç biliyorum…

 

Göbekli Tepe, Urfa’nın önemini binlerce yıl öteye ve dünya tarihçilerini nasıl şaşırtmışsa, Tekirdağ’ın antik bölgesi de yapılacak kazılar, bulunacak eserler sayesinde ülke turizminin yanında antik dünyanın bilinmeyenlerine yepyeni kapılar açabilir, Tekirdağ’ın önemini çok daha yukarılara taşıyabiliriz…